otobüsde dövdüğüm yaşlı nine toplaşın

bi süre koşunca ardıma baktım.

şöför nineyle ilgileniyordu. adamın teki kimse yok mu diye feryat ediyordu.

benim vurduğum züt de yerden yeni yeni kalkıyordu. bi an tekrar otobüse doğru koştum.

az kişi vardı ve onlarda otobüsteydi. adam sanırım annemle ilgilenin beni bırakın demişti.

bu fırsat kaçmazdı. kemerimi çıkarttım ve tokmağıyla yerdeki adama vurdum. sonra tüm ama tüm gücümle adamın boyuna doladığım

kemere 10 metre ötedeki gecekondunun bahçesine sürükledim.

anasına kafa attığım o kadar ağırdı ki. hala kollarım biraz ağrıyo.

çektiğim yerde kümes gibi bişey vardı. yani adam çılak atsa bile duyulmayacaktı.

az zamanım kalmıştı çünkü siren seslerini duymuştum. polis miydi ambulans mı emin değildim riske de atamazdım.

çabcucak adamın pantolonunu çıkarttım ve elini bağladım. tavukların içtiği bi su kabı vardı onu yüzüne döktüm adamın uyandı.

sadece adam bağırıyordu "seni öldürücem senin ananı gibicem sen bittin dayım polis eniştem fbi... " sonra ağlayarak"noolur gibme napıcan bana. ben sana ne yaptım"diyerek yalvardı cevap vermedim. ama adamın 180 derece dönmesine şaşırdım. sonraki yapacağıma konsantre oldu ve

ibiği en büyük horozu buldu. başını çabucak koparttım ve adamın gagası adamın züteni girecek şekilde zütünden ileri ittirdim.

ve içeride çevirdim. amacım gaganın adamın makatındaki duvarı parçalayıp aylarca kan sıçmasıydı ama olmadı anlamadım. sadece zütüne horoz başı girdi adamın.

kendimde cidden tiksiniyorum. elimde iltahaplı irin yokmuş gibi bi de adamın takları bulaştı.

adam çok samimi içten bir çığlık attı ama kısa sürdü. adam boşluğa bakılyordu artık uysallaşmıştı

annesini ni mi düşünüyo beni mi horozu mu bilmiyorum. ama kulağına eğilip.

sesizce "otobüsten ne zaman inip bineceğim seni ilgilendirmez, bu sana umarım ders olur" dedim ve bahçeden atlayıp hayatımın deparını attım.

önce üstümü başımı temizleyip sonra bulduğum ilk berbere girdim.

başımı kazıttım biraz daha sakindim. ama mutluydum.