otobüsde dövdüğüm yaşlı nine toplaşın

böyle etrafı giblemez biriyim başlarda mahallemde beni çok yadırgarlardı görünüş olarak. ben yine giblemezdim ta ki bakkal önünde 3 5 nöbeti tutan kopilleri bi güzel dövene kadar.

düşünsenize çakma memati ve polatlarla dolu bir mahallede mavi göz uzun dalgalı sarı saçlar uzun bir boy. her neyse kouyu dağıtmayayım.

sıcak hava amk asfalttan yüzüme doğru yeni dökülmüş katranın ısısı çarpıyor bıyıklarım terliyor sakalım terliyor.

zaten pantolon dar zütüm kavruldu böyle. neyse aklıma gelen melodileri mırıldanarak durağa geldim sonunda.

evden çıktığım yer kalabalık durak yolu tenha ama durak yine kalabalık amk nası biyerde oturuyorsam otobüs geldi böyle içi sıcaak, kalabalıık

am kokusu, züt kokusu, ter kokusu, kulak kiri kokusu, balık kokusu huur çocuğu balık tutmuş onla otobüse binmiş bu sıcakta. trafikte de bozulmuş kokmuş.

kokuyu aldım geri indim otobüsten böyle arkadakiler laf yapıyo binmiceksen ne diye bekliyosun diye.

adama "bakar mısınız" dedim

adam "ne oldu " ağzını yaya yaya. bi sorun mu var "otobüsten inip binmemle ilgili" adam bişeyler dedi hatırlamıyorum ama artisceydi konuşması