1. 101.
    0
    demek iki ay olmuştu şirket taşınalı. hemen murata ulaşmalıyım. cep telefonumu çıkardım ve aradım. "aradığınız kişi şu anda bir başkasıyla görüşmektedir... " neyse arabaya ineyim orada ararım diyip asansöre yöneliyorum. asansöre bindiğimde refleks olarak -1'e basıyorum. sonra arabanın -2'de olduğu aklıma geliyor ve -2'ye de basıyorum. az önce yukarı çıkarken uydurduğum oyun aklıma geliyor. 1 kere durursa şirket fena bir durumda değil. şirketin nerde olduğunu hatta şu an varolup olmadığını bile bilmiyorum! asansörden inip arabama biniyorum. sıfır npktasındayım sanki. her şey Zeynepimden gelen o telefonla başlamıştı burda. tek fark, bi üst katta arabanın içinde oturuyordum. sanki işler bir kat daha kötüye gitmiş gibi bir alt kattaydım şimdi de. kontağı çevirip arabayı çalıştırdım ve bir sigara yaktım. bu saatte zaten deli gibi trafik vardır. yolda da muratla konuşurum diye düşündüm. muratı tekrar aradım. bu sefer uzun uzun çalmasına rağmen telefonu açmıyordu. tam kapatmak üzere telefonu kulağımdan çekmek üzereyken:

    - alo?!
    - murat! naber murat?
    - alo abi sen misin?
    - cep telefonundan arıyorum olm benim numaram bu kim olacak başka!
    - bilmiyorum, sesin soluğun çıkmadı uzunca bir zaman. hem biraz da boğuk geliyor sesin iyi misin.
    - ha, sesim mi. evet biraz değişik gelebilir, sigara içiyorum da.
    - sigara mı? abi, neyse hemen konuşmamız lazım. aradığın çok iyi oldu. senden tamamen umudu kesmek üzereydim.
    - tamam buluşalım muratçım, nerdesin sen?
    - gebzedeyim. kadıköye gelebilir misin 2 saat sonra?
    - tamam muratçım iki saat sonra karga bar.
    - tamam abi. bu arada kapatma sakın. beni affet yapmak zorundaydım.
    - ne oldu ki murat, neden affedeyim seni, neyi yapmak zorundaydın?
    - ha, yok bişey abi. gelince konuşuruz.
    - olum merakta bırakma.. neyse, konuşacak çok şey var zaten, görüşürüz.
    - görüşürüz abi.
    ···
   tümünü göster