tanrı nasıl varoldu

"am" ın bizim algılarımıza ya da anlamdırmalarımıza göre şekillenen varoluşu onun bir özne olarak eylemselliğinden, daha doğrusu dişi bireyinin benliğinden bağımsız olarak kozmozda kapladığı kaplamsal varoluşun üzerine tarih boyunca geliştirdiğimiz tanımlamaların determinist objesi; barındırdığı metafizik bağlamın anlaşılmamasına neden olmakla beraber özellikle türkiye gibi 3. dünya ülkelerinde metafizik hurafelerin sosyal tabanda ya da avam arasında bir kutsallaştırmanın anti ussallaşmaya neden olması zaten teolojik bilginin bilginler vasıtasıyla ilmiye sınıfına ve avama dikte ettiği kadın mottoları çağ dışı dini öğretilerden değil amcığa verilen saygı ve sevgiden kaynaklıdır, bu bir tespit olarak burda dursun.

doğu toplumlarında bu amcığa verieln saygı ve sevgi, batı toplumlarında ve modernist algıda oryantalist bir bakış açısıyla anti mantık-i bir eleştiri gelişmesine neden olarak modern toplumun kendi içindeki paradoxların varolmasına sebep olan nedenlerle ilintilidir. bu nedenlerin başında feminist hareketin batı da çıkmasıdır ama feminizm amcığa duyulan sevgiden değil amcığı toplumdan ötekileştirmeyle açıklanabilinir, bu unutulmamlı. batı toplumundaki bu "am" karşıtlığı bu toplumlardaki "gay"lerin artışıyla pratikte nasıl aktivite edildiğini gözler önüne serer. feminizmin sonu lezbiyenliktir, haydi kadınlar amlarınızdan başka kaybedecek neyiniz var gibi pragmatik argümanlarla geliştirilen spekülatif sloganlar bu am düşmanı batı modernizminin içler acısı durumunu da özetler niteliktedir. bu oryantalist tavırdan vazgeçip amcığa olan geleneksel sevgi ve saygıyı yaşatmalıyız kardeşlerim.