4 kutsal kitabı yaksam giremiyeceğim kadar

evet beyler, geri geldim. su çok güzeldi, biraz olsun rahatlamamı sağladı ancak bu günahın yükünden ancak sizlere anlatarak kurtulabilirim.

Balkondaydık. Gözlerimi gözlirinden çekmiyordum ve soruma cvp bekliyordum ama o susmayı tercih ediyordu. Vapura binmek üzere olduğumu nereden anladın? diye yeni bir soru sordum. sessizliği ve manalı bakışları beni ürkütüyordu. artık hava tamamen kararmıştı. dolunay'da dolaşmak ister misin diye sordu. gökyüzüne baktım, ay dolunaydı - bu arada aranızda bu anlatılanlara inanmayanlar varsa dün cihangir'den ve sanırım istanbul'un bir çok yerinden görülen muhteşem dolunayı eminim onlar da görmüşlerdir, her neyse -
bu gizemli konuşmalardan sıkılmıştım. kafan iyi ve kendince oyun mu oynamaya çalışıyorsun? dedim. sinirlenmeye başlamıştım. Asit falan mı attın sen ? diye sordum. bakışları hiç iyi değildi ve gözbebekleri ara ara yok olup gözlerinin içi tamamen bembeyaz oluyordu. Yeter, ben gidiyorum dedim. tam terastan çıkıyorken kolumdan tuttu ve elini aletimin üzerine koyarak "vur bana" dedi.