kemal kılıçdaroğlu ve devlet bahçeli

ikisi de muhalefet yapmayı bilmiyor, hele Kemal Kılıçdaroğlu var ya, o çoğunlukla ya mezhepçilik yaparak ya da Atatürk'ü kullanmaya çalışarak oy alabiliyor. CHP'ye oy verenlerin bayağı bir kısmı kendilerini Alevi olarak tanımlayan kesim (Kılıçdaroğlu için de Alevi dedesi deniyordu), oy veren Alevi kökenlilerin % olarak oranını bilmiyorum ama öyle. Hükümeti eleştirirken de sık sık Atatürk-Laiklik gibi sözleri kullanıyor. CHP Atatürk'ün vasiyetine rağmen TDK ile TTK'ya verilecek paraları iç etmiş bir parti. 1995 senesinde Necdet Menzir'in Türkiye'yi yurt dışında şikayet edip burada iktidar koltuğunda oturabiliyorlar diye eleştirdiği Baykal'ın genel başkanı olduğu CHP gibi, Kılıçdaroğlu da Swoboda'nın yanında Türkiye'deki hükûmeti eleştirmeye kalktı ve cevabını alınca "görüşmeyi ben reddettim" diyerek üste çıkmaya çalıştı. Swoboda'yı demokratik olmamakla eleştirdi. CHP'nin kendisi demokratik bir parti mi? Gülseren Onanç'ı kendisinden farklı bir görüş açıkladı diye istifa ettiren Kılıçdaroğlu değil miydi? Mustafa Sarıgül, Deniz Baykal'ın karşısında aday olduğunda yolsuzluk iddialarıyla partiden ihraç edilmedi mi? Şimdi ne kadar ilginçtir, Sarıgül'ün adı CHP'nin istanbul Büyükşehir Başkan adayı olarak geçiyor. Hani yolsuzluğu vardı Sarıgül'ün? Yok eğer yolsuzluk yapmadıysa o zaman niye iftira atılarak partiden ihraç edildi?