1. 451.
    +2
    hazırlanıp çıktıktan sonra bilgeyi aradım.şu minübüse bin şurda in sağa dön sola gir derken basit bir kafenin önünde bilgeyi gördüm. sanki yıllarca özlemiş gibi sarıldı bana, kulağıma beni çok sevdiğini fısıldı ve kafeden içeri girdik. sadece ikimizin oturacağı bir masaya doğru zütürdü beni.ben şaşkın bir şekilde olacakları merak ediyor,ama birazda bi gizemli anın tadını çıkarmaya çalışıyodum. bilge hemen döneceğini söyleyerek masada beni yalnız bırakarak gitti.5 dakika sonra bana seslendi gelsene diye. kafenin birde arka kısmı vardı ve beni o kısma çağırıyordu.o arka kısma geçilen kapıdan tam girdimki bir kalabalık iyiki doğdun diye ritim tutturdu.hay amq o kargaşanın arasında doğum günümü bile unutmuştum. tatlı bir utançla şaşkınlığım 2 kat daha arttı. çünkü ben o güne kadar 1 kere bile doğum günü kutlamamıştım,o tarz durumlarda ne denir nasıl davranır onu bile bilmiyordum. hadi üflesene mumları sesleri eşliğinde mumları söndürdüm ve hayatımda ilk defa o zaman alkışlanmıştım.o güne uyanırken mutlu olıcağımı hissetmiştim ama bu kadar mutluluk fazlaydı, şikayetçi değildim tabi.bu arada elif beyza gülsüm sefa ahmet ve bi dünya tanımadığım insanlar ordaydı. artık unutmuştum bilgenin hakkında söylenenleri,o iyi olan taraftı o gün benim için.ve hediyesini uzattı bana açıp baktım polo marka bir saat. çok duygulanmıştım. çünkü maddi durumu hiçte iyi olmayan kız benim için belkide son parasını vermiş belki bi arkadaşından borç alıp öyle almıştı o saati bana. ben saati koluma takarken 'canım sevgilim bundan sonra bütün zamanlarım seninle olur umarım ' diyerek bir buse kondurdu yanağıma. kalabalığın tebriklerini alıp bir kaç saat eğlendikten sonra bugüne alkolle noktalamamız gerekiyordu. kalabalıktan bir çok kişi ayrılsada yaklaşık 15 kişi biraz daha zaman geçirip saati 9 yaptıktan sonra bara doğru yola çıktık.
    ···
   tümünü göster