1. 101.
    0
    Yukarıda izah ettiğimiz gibi, sayısız miktarda 10'lu, 15'li protein oluştuktan sonra, yine dayanıklı (stabil) olma durumuna göre seçilim sebebiyle daha ileri kombinasyonlar da oluşabilir. işte yukarıda da değindiğimiz gibi, yazarın bu gerçeği fark etmesinden sonra muhtemelen korkarak kendini garantiye yöntemi, Doğal Seçilim'in bahsettiğimiz etkisini yazısı içerisinde reddetmeye çabalamak şeklinde olmuştur. Seçilim, aralarındaki mikroetkileşimler (yani fiziksel ve kimyasal çekim-itim kuvvetleri) olan bütün yapıların basitten karmaşığa giden organizasyonlar üretmeleri sırasında işlemesi muhtemel olan bir doğa yasasıdır. Bu, fizik kurallarınca dikte edilen bir durumdur.

    Eğer yazının devdıbını okuyacak olursanız, moleküler düzeyde seçilimin var olamayacağını iddia ettiği görülmektedir. Halbuki bu tamamen yanlıştır ve modern biyokimya bilgilerimizle çelişmektedir. Günümüzde, moleküler düzeyde bir seçilimin de mümkün olduğu ve bunun sonucunda kimyasal evrimin oluştuğu bilinmektedir.

    Bu konuda söyleyeceğimiz son nokta ise şudur: günümüzde, aminoasitlerin tepkimeye sokulması sonucu çok kısa sürede yapay proteinleri üretmemizi sağlayan yöntemler bulunmaktadır. Örneğin, katı faz peptit sentezi olarak bilinen ve Robert Bruce Merrifield tarafından geliştirilen yöntem buna bir örnektir. Eğer ki doğal süreçlerle aminoasitlerin proteinleri sentezlemesi olanaksızsa, nasıl olur da laboratuvarlarımızda bu tepkimeleri tekrarlayabilmekteyiz? Üstelik bu tepkimelerde, ribozom bulunmamaktadır, tamamen sentetik ve kimyasal bir süreç izlenmektedir. Bunun haricinde, örneğin 2008 yılında yapılan Miller-Urey Deneyi benzeri bir deneyde, sadece 20 temel aminoasit değil, bahsettiğimiz 22 aminoasidin tamamı ile birçok organik molekül birkaç günde, tamamen doğal yollarla sentezlenmiştir. Üstelik yaşamın başladığını bildiğimiz volkanik bacaların etrafında bulunan karbonil sülfat etkisi altında bu aminoasitlerin kendiliğinden peptit bağlarını seri bir biçimde kurarak proteinler inşa ettiği gözlenmiştir. Yani 1/10 üzeri 354 gibi uydurma olasılıklar, bilimsel testler karşısında başarısız olmakta ve kendi kendilerinin geçersizliklerini göstermektedir.
    ···
   tümünü göster