1. 26.
    0
    46 yıllık ömrümde en büyük pişmanlığım mehmet oldu. bunu rahatlıkla söyleyebilirim..

    belki de kimse ama hiç kimse mehmet gibi hissettiremediği içindir içime kimseyi almayışım.. zira kimse hava soğuk olduğunda ” hava soğuk , yarağımı yalamayı unutma, hem avrupa yakasında yağmur olacakmış bak mutlaka şemsiyeni alıyosun yanına zira züte giren şemsiye acılmaz” demiyor.. demezler de.

    geçmiş bir zaman diliminde aşağıdaki satırları yazmış.

    `şimdi aslında ben seni çok gibtim ve bunu sana soylemek istiyorum ama kontor zıkkımı yok ben de. ben de çözüm olarak ve bir nebze rahatlamak için seni düşünerek attırmayı dusundum. evet ceren seni özledim.. keşke burada olsan gibiş etsek seninle.

    çoğu şeyden uzaklastırıyosun beni ve ben o çoğu şeye uzak, sana yakın olmak istiyorum.. aslında sabaha kadar burada sen varmışsın gibi attırabilirm ve hatta işi abartıp atmıkları duvarlara bile sürebilirim ama gercekten senin yerini dolduracak herhangi bi şeye rastlamadım!

    hep ol sen ve hep yanımda ol..

    umarım derin ve rahat bi uykudasındır. ben birazdan yapacağım bunu; iyi oldugunu bilmem lazım..

    iyi uykular bitanem..`

    yazık ki o adamın kıymetini bilemedim..
    ···
   tümünü göster