1. 26.
    -1
    berk ile gamze de biraz şaşırmış gibilerdi bu muhabbete. sena nın telefonu çaldı içeri gitti. neden bilmiyorum ama yanımızda konuşmayı tercih etmedi. bende az sonra masadan kalktım iştahım kaçmıştı. içeri gittim. kumandayı aldım tv kanallarına bakıyordum. Ceyda ise gamze ve berk ile ilgileniyordu. sena ise bana telefonu gösterip sanki saygısızlık yaptığımı ima eder gibi bakışlar atıyordu. az sonra telefonu kapadı. kanepeye oturdu. daha bizi yeni tanımıştı fakat aşırı rahat bir kızdı. berk ile gamzenin yanında durmak yerine odada benim yanımda oturmayı tercih etmişti. o sırada national geographicte uzaylıların araştırması üzerine bi belgesel dönüyordu ilgimi çekti. ve zap yapmayı kestim. tv ye baktı bana baktı. inanıyormusun dedi. tanrıya inandığım kadar dedim. dine göre inanmaman gerek dedi. dine göre sesini duymamam gerek. dedim. güldü bence varlar ben inanıyorum dedi. evrensel gerçekler ve dorğular bencelerden oluşmaz onlar genel doğrulardır, ya doğru ya yanlışlardır. o senin kişisel fantezin ondan öteye geçemez dedim. ama sende inandığını söyledin dedi. başına bence koymadım ama dedim. henüz kanıtlanmamış herşeyin gerçeklik payı vardır dedim. bir kelime türüyorsa bu onun olduğu anldıbına gelir. dedim. yoksa ondan bahsedemzsin cümle kuramazsın .dedim. bana doğru çevirdi kafasını ve ceyda nın sana neden aşık olduğuna şaşmamak gerek. çok zekisin .dedi. ama benim kadar değil .dedi. çünkü benceler olamasa bilim ilerlemezdi . çünkü bilimin üstüne konan her taş bazı kişilerin bencelerinden ortaya çıktı bazen yanıldılar bazen de başardılar .dedi. ben sözünü böldüm. ben bilim adamlarının bencelerinden bahsetmedim .dedim. tekrar güldü. herşeye bir cevabın var değil mi dedi. o sırada bizimkilerde oturma odasına geldiler.
    ···
   tümünü göster