1. 1.
    0
    part 2

    güzel bir günün sabahı sis henüz kalkmamışken, güneş buz gibi havayı ısıtmaya çalışıyordu. Ben ise elimde boyumdan büyük bir sopayla ve ağır adımlarla dahes'in yanına kadar gelmiştim.

    henüz kimse uyanmamıştı ve dahes'e yaklaştığım her bir adımda daha da heyecanlanıyordum.

    arkasına geçip bacağına sopamla yavaşça vurdum, hiç oralı olmadı. bir kez daha vurdum ama yine kıpırdamadı bile...

    o sırada abimin üst kattaki odasının penceresinden sinsi gözlerle beni izlediği gördüm. beni fark edince de perdeyi hızlıca kapattı ve soluğu babamın yanında alacağından emindim!

    hızlıca elimdeki sopayı ormanlık alana fırlatıp eve girdim. babam her zamanki kabalığıyla ve yeşil atletiyle beni karşılamıştı bile

    babam: abin seni görmüş
    ben: ben sadece...
    babam: djuka hemen kırbacımı getir!
    ben: baba ben sadece oyun oynuyordum...

    dememe kalmadan babam kırbacını acımasızca yüzüme yüzüme vurmaya başladı, defalarca! yüzümden kanlar akmaya başladığında yavaşladığını hatırlıyorum, sonrası ise sadece karanlık...

    devam edecek
    ···
   tümünü göster