1. 1.
    0
    bugün güneşin battığı saatte bir başıma giderken yolumda, yaşlı bir kadıncağız çıktı karşıma ve şöyle dedi gönlüme:

    - çok şeyler söyledi zerdüşt, biz kadınlara da; ancak tek bir söz söylemedi, kadınlar hakkında.

    ben de yanıt verdim ona:

    - kadınlar hakkında sadece erkeklerle konuşmak gerekir.

    - benimle de konuş.

    dedi yaşlı kadın,

    -söylediklerini hemen unutabilecek yaştayım ne de olsa.

    ben de kırmadım yaşlı kadıncağızı ve şöyle söyledim ona;

    - kadındaki her şey bir bilmecedir ve kadındaki her şeyin tek bir çözümü vardır; hamilelik denir buna. erkek bir araçtır kadın için; amaç her zaman çocuktur. peki, kadın nedir erkek için? iki şey ister gerçek bir erkek; tehlike ve oyun. bu yüzden ister kadını, en tehlikeli oyuncak olarak. erkekler savaş için eğitilmelidir, kadınlar da savaşçıları dinlendirmek için; budalalıktır başka türlüsü. bir kadın, bir erkekten daha iyi anlar çocukları; ama bir erkek, daha çocuksudur bir kadından. gerçek bir erkekte bir çocuk gizlidir, oynamak ister. hadi bakalım kadınlar, keşfedin erkekteki çocuğu! bir oyuncak olsun kadın, henüz ortada olmayan bir dünyanın erdemiyle ışıldayan mücevher gibi temiz ve zarif. bir yıldızın ışığı parıldasın sevginizde!
    üstinsanı doğurabileyim!olsun umudunuz. onurunuz olsun sevginiz de! yoksa pek anlamaz kadın, onurdan. ama her zaman sevildiğinden daha çok sevmek ve hiç bir zaman ikinci konuma düşmemek olsun sizin onurunuz. erkek korksun kadından, kadın sevdiğinde; o zaman her şeyi feda eder kadın ve başka hiç bir şeyin değeri kalmaz gözünde. erkek korksun kadından, kadın nefret ettiğinde; çünkü erkek gönlünün derinliğinde kötüdür ancak, kadınsa alçaktır. en çok kimsen nefret eder kadın? şunu söyledi demir mıknatısa:en çok senden nefret ediyorum, çektiğin için. ama kendine çekecek kadar da güçlü olmadığın için. erkeğin mutluluğu şudur; istiyorum. kadının mutluluğuysa; erkek istiyor.bak dünya mükemmel şimdi.böyle düşünür her bir kadın, aşkla itaat ettiğinde. oysa derindir erkeğin tabiatı; yeraltı mağaralarında çağlar onun ırmağı; kadın sezinler erkeğin gücünü ama kavrayamaz onu.

    burada karşı çıktı bana kadıncağız;

    - çok ince sözler söyledi zerdüşt, özellikle de genç olanlara. ne tuhaftır ki zerdüşt pek tanımıyor kadınları, ama yine de haklı onlar üzerinde söylediklerinde! kadınlarda hiç bir şey imkansız değildir, acaba ondan mı? ve şimdi küçük bir hakikat sana, teşekkür niyetine. bu hakikati söylemek için yeterince yaşlıyım ben! sarıp sarmala onu ve kapat ağzını; yoksa öyle bir bağırır ki bu küçük hakikat.

    - ver hadi kadın, küçük hakikatini!

    dedim. ve şunları söyledi yaşlı kadıncağız;

    - kadınlara mı gidiyorsun? kırbacını unutma!
    ···
   tümünü göster