http://fizy.com/#s/1ago0l
Sessiz geçen birkaç gün..
Zaman ilerledikçe, kaygım ve korkum azalacağına, daha da artıyor.
Hep, sanki her an uyandırılmak üzere olduğum bir rüyada yaşıyor muşum gibi hissediyorum..bir sabah uyanacağım ve artık hiçbir şey eskisi gibi olmayacak diye korkuyorum..
Düşünsenize, ayrı ya da bir arada, ne olursa olsun koskoca dört yılı geride bıraktığım, son bir senemde hayatımın tek anlamı ve amacı haline gelen, bana yaşama isteği veren, etrafımdaki kötülüklere, en çok da kendi içimdeki kötülüklere tahammül gücü veren, ailesiyle tanışma durumuna kadar geldiğim, ailemle tanışma durumuna gelen, parmağına yüzüğü takıp, “sen benim kaderimsin” dediğim kadını kaybedebilirim lan?..
Kaybedebilirim?
Ya da, kaybetmesem bile, tamiri mümkün olmayan şekilde incinebilir..bir kez daha..sanki yeterince acı çekmemiş gibi, bir daha kan kusabilir..
Nasıl..ahh..aptal kafam nasıl…
Alınmış intikam..kesilmiş roller, yapılmış blöfler…
Diyorum ya, işler iyiye gideceğine, rahatlayacağıma, huzur bulacağıma, olan huzurumu da kaybettim..
Üzerimde yarattığım bu gereksiz gerilimin tek faydasıysa, bahsettiğim gibi, ebru ile olan ilişkimizin daha da sıcak, daha da şefkatli hale gelmesi..
Sanki elinden alınmadan önce, son bir kez daha yasak bir kitabı okumak, yasak bir resme bakmak gibi..sanki bir idam mahkumunun son arzusuna tutunup sarıldığı gibi..
Ben de sarılıyorum ebruya..sanki her an, ama her an ellerimin arasından kayıp gidecekmiş gibi..
Her günümüze, son günümüz diye uyanıyorum..
Her gecemizde son gecemizmiş gibi sevişiyorum..
Bir gece..bir gün gelecek ve o her şeyi öğrenecek..
O zaman ne yaparım? Nasıl açıklarım? Nasıl ikna ederim?..
Ya da açıklayabilir miyim ki? Buna gücüm, takatim, yüzüm olur mu ki?..
Yalanı, suçu her an ortaya çıkacakmış gibi hisseden bir hırsız..bir katilim..raskolnikov dan halliceyim..onun gibi tedirgin..onun gibi kuruntulu…paranoyaklık derecesinde endişe yüklü..
Yalnız kaldığım zaman, beni mahveden bu karanlığı, ebru yanımdayken, ona gösterdiğim ilgi ve sevgiyle tersine çeviriyorum da, bir nebze de olsa rahatlıyorum..
O da hiç şikayet etmiyor, ya da sorgulamıyor, üzerime gelmiyor..
Bana karşı her zaman, herhangi bir durumda, herhangi birine karşı olabileceğinden on misli anlayışlı ve iyi olmuştur ebru..herhangi birinin olabileceğinden on misli anlayışlı..on misli sevgi dolu.. hayır abi, zaten bunu nereden anlıyorsun; sen kızı aldat, terk et, üzerinden seneler geçsin, iki ağla zırla, peşinden git ve tekrar sana geri dönebilsin..
Bu nasıl bir yürek?..belki de, bir başkası için aptallık, ya da enayilik gibi görünebilirdi bana geri dönüşü..ama benim için bir cesaret gösterisiydi..bir sevgi gösterisi..aşk gösterisi…öyle ki beni utandıran, mahcup eden bir gösteri..