gerçek bi hayat hikayesi vol 2

--- --- --- --- eski partlardan bi alıntı --- --- --- ---

müdür uzunca bize sert sert baktıktan sonra , bana elini kaldırdı ve alp'e tokadını yapıştırdı.
alp isyanlarda.
vay efendim , neden gino'ya gösterip bana vurdunda bilmemnede.
o kadar çok yaygara yaptıki , en sonunda çareyi müdür buna el kaldırıp , tokadı bana atmakta buldu.
hemen sustu öyle olunca.
bu seferde ben yaygara çıkaracaktımki müdür anladı herkese aynısını yaptı.
çok eğlenmiştik.
oyuna çevirdik bunu ,
ben geçiyorum karşılarına , güya müdür oluyorum.
sonra zühtü'ye tekme atar gibi yapıp , gökşine aparkat çakıyorum.
gökşin'in ayakları yerden kesilip havalara uçuyo , arkadaki kitaplığı yıkıyo falan.
nasıl gülüyoz anlatamam kız.
müdürde kıkır kıkır zaten , "şimdide çağatay olsun müdür bakayım" falan diyo bize böyle koltuğundan beri.
çağatay müdür oluyo , bunun taklidini yapıyo , sanki okula hitap eder gibi , nasıl gülüyoz anlatamam yaaa.
müdür rica ediyo , öğretmenlerinde taklidini yapıyoz.
sırayla işte.
sonra müdür çekmecesinden çekirdek çıkardı ,
oturduk karşısına çekirdek çitleterek dedikodu yaptık.
mahalle karıları gibi bacak bacak üstüne atıp kısık sesle son havadisleri anlattık birbirimize ,
ondan sonra teypten davut güloğlu'nun "oy nurcanum nurcanum" şarkısınıı açıp vals yaptık.
müdür-gökşin-zühtü ve aytuğ juri oldu , en iyi dans edeni seçti eleme yaparak.
çağatay "havada harmandalı" performansıyla birinciliği elde etti.
ikinciliği hazmedemeyen salman , hayri'nin boğazına müdürün kalemliğinden aldığı makası dayadı.
jürgen almanca konuşup bizi kendine hayretler içinde baktırdı uzunca.
öfkeli öfkeli almanca konuşup durdu dakikalarca.
biz sandıkki almanca ferre repliklerinie ezberlemiş onları sıralıyo ,
müdür kulaklarımızı kapamamızı emretti bu sebeple , geçici sağırlık yaşadık.
ondan sonra bi baktım ki ben meğer bayılmışım müdürün odasında, hayallerde yaşıyomuşum.

--- --- --- --- eski partlardan bi alıntı --- --- --- ---

mükemmelll =))