türbanlı ablayla otobüste ki ilginç dialogum

hava çok soğuk olduğundan iyice kalın giyinmiştim kafamda kapşon kulağımda kulaklık otobüs durağına doğru sigaramı içe içe gidiyordum. durağa vardığımda otobüs gelmek üzereydi, sigaramdan son bir nefes alıp otobüse bindim. arkalara doğru ilerleyip oturacak bir yer var mı diye etrafı keserken kafamda ki kapşonu çıkarmayı unutmuştum. yer bulamadım, arkalarda bir demire tutunmuş uzun zamandır görmediğim memleketimin ne kadar değiştiğini izlerken son ses dinlediğim müziğin ritmine kaptırmıştım kendimi. bi süre sonra yanımda ki başörtülü bayan kulaklığımı işaret ederek biraz kısar mısınız dedi kibarca, ben de kıramadım kıstım. ama artık dikkatim dağılmıştı. biraz zaman geçtikten sonra kadın arkadaşıyla yer değiştirip bana yaklaştı, lütfen biraz daha kısar mısın rahatsız oluyoruz burada hem o kafanda ki kapşonu neden çıkarmıyorsun otobüsteyiz dedi. bir kaç saniye kadının suratına baktıktan sonra yavaşça kulaklığımı telefondan çıkarttım ve cebime koydum kadına doğru iyice yanaştım ve peki sen o kafandakini neden çıkarmıyorsun otobüsteyiz dedim. otobüste bir sessizlik oldu birden. herkes susmuş sırayla dönüp benim kim olduğumu görmek için arkalarına bakıyorlardı. tam o sırada arka dörtlüde oturan orta yaşlarda sarışın laikçi teyze ayağa kalktı ve izmir marşını söylemeye başladı. kaptan durdur arabayı dedim otobüs sağa çekti teyzeyle ben aşağı indik ve chp xxxxx il binasına doğru yürümeye başladık. buda böyle bir anımdır.