başlıyorum o zaman
oldeuboi ihtiyar delikanlı
yapım:2003 - güneykore
tür:dram , gerilim , gizem
oyuncular:min-gib choi, yoo ji-tae, hye-jeong kang, jin-seo yun
dıbına koyim nerden başlasam ki şimdi ben? aylardır belki de yıllardır ki 2-3 yıldır falan korkumdan izleyemediğim
filmi bi cesaret oturdum izliyim dedim adam akıllı bi torrent bulup.
ha neden korkuyodum? bi arkadaş benim gibi film manyağı izlemiş filmi geldi bana dıbına koyim sakın izleme lan
ben böyle çirkin bi şeyi nasıl oldu da bu kadar beğendim gibisinden bi şeyler söyledi.
çirkin diyince bu konuda hassasımdır midem pek kaldırmaz pgibolojimde aynı şekilde ve şu aralar pgibolojim zaten
normal değilken kalktım iyice gibtim ruhumu.
neyse bu bölümü kısa geçelim bunlar filmi izlemeden önceki yaşadıklarım.dur 1 dk soundtrackini açayım da öyle yazmaya
devam edeyim bu konuya da gelecem ayrıca.şimdiden belli oldu en uzun yorumladığım film olacak bu film.
öncelikle şunu belirteyeim biz galiba hollywooda fazla bağlı kalmışız oyunculuk denince akla hollywood gelir ama
ben bu filmdeki oyuncuların oyunculuklarını başka hiç bir filmde izlemedim.daha önce tae guk gui de güney korenin
en iyi işi olduğunu yazmıştım şimdi budur diyorum.güney korenin yaptığı en iyi iş budur arkadaş.ve bu filmi izledikten
sonra bütün kore filmlerini izlemeye karar verdim aklımda bi kaç tane var zaten.
neyse geçelim konuya.aslında filmin konusu tek izlemede anlaşılacak türden değil.vardır ya bu tarz filmler anca
2-3 izlemede beklenilen etkiyi gösterir.bu film öyle bi film işte.ben bunu 1 kere daha izliycem çünkü çok kopuk-
luklar yaşadım izlerken işte misafir geldi ne bileyim yemek yedim ertesi güne sarktı falan sıkıntılı bi zamanda
izledm yani o yüzden kopukluklar yaşadım.filmin konusu kısaca intikam içinde intikam zaten korelilerin işi gücü
intikam amuğa goyim başka bi işle ilgilendikleri yok.farklı olan konu değil tabii ki de.konunun işleniş biçimi.yani
görsellik olsun,müzikler olsun,oyunculuklar olsun ve zeka olsun hepsi mi mükemmel olur arkadaş?zaten uzakdoğu
zekasına hastayım bu filmle daha da hasta oldum.müzik demişken konudan konuya geçiyoruz ama müzikler hakkında bi
şeyler yazmazsam olmaz.arkadaş şu ana kadar izlediğim filmlerde beni bu kadar duygulandıran bi soundtrackk daha
olmamıştır.bırakın the godfather ı bırakın işte ne bileyim aklıma da gelmiyo amk bırakın o müzikleri the last waltz
dinleyin abi bu kadar mı duygulu bi müzik olur.
ha şimdi bu filmi bu kadar övdük ama bazı kesimler beğenmeyebilir ki genelde kız oluyo bu kesim çünkü içest ilişki
filmde fazlasıyla var ve fazlasıyla açık şekilde.burada spoiler
--spoiler--
tabii adam bilmiyo kendi kızı olduğunu ama öğrendikten sonra da ilişkiyi bitirmiyo aynen devam ediyo ki kızın da
haberi yok zaten.
ama diğer içest ilişkide ikisinin de haberi var ve isteyerek yapıyolar ki bu zaten uzakdoğuluları için çok da
umurlarında olan bi şey değil.
--spoiler--
konuya biraz daha değinip bitirelim.15 yıl boyunca bir yere hapsedilen bi adamın intikam hikayesini izlediğimzi
sanarken filmin sonunda ters köşeye yatıp ki söylemiyim şimdi olayın bambaşka olduğunu anlıyoruz.ve filmin
sonunda bi insanın çaresiz kaldığında neler yapabileceğini görüyoruz.
--spoiler--
amk ahtopat yeme sahnesinde gözümü kapattım dedim ya oyunculuk hangi hollywood lu yapar bunu amk.
en beğendiğim bi başka sahne de dövüş sahnesidir.
--spoiler--
ayrıca woojine hasta oldum lan adam acaip karizmatik amk başrolden daha çok sevdim ben adamı
soundtrack ve diğer beğendiğim müzik için
http://www.youtube.com/watch?v=_dxjfs_dsr8
http://www.youtube.com/watch?v=2xerhnoieiu
10/10