1. 19951.
    +6
    Gece..

    Sırt çantamı ve yandan asma büyükçe spor çantamı hazırlamış, evden ayrılıyorduk.. çantaları golf ün bagajına attık.. garaja doğru yol almaya başladık..

    Hiç konuşmuyorum.. ebru da konuşmuyor..

    Bazen düşünüyorum.. acaba içine mi doğuyor bu tarz şeyler diye…eh tabi bir de, sevgiliyken, en son onsuz şehir dışına çıktığım gece, onu aldattığım gece olmuştu..o sadakatsizlik de, ilişkimizin ilk ayağının sonunu hazırlamıştı..

    Kız bunları asla unutmuyor.. unutmayacak…kim unutabilir ki?..sen unutabilir misin? Ya sen?..

    Aldattı onu ben.. öyle ya da böyle.. aldattım…yine bile aldatıyorum aslında.. cinsel olarak değil belki bu sefer ama, manevi olarak aldatıyorum işte.. arkasından iç çeviriyorum, hem de ne iş…

    Gerçek şu ki, ebruya karşı her zaman günahkar olacağım ve hep mahcup, borçlu kalacağım..

    Bunu hak ediyorum.. daha da kötülerini hak ediyorum aslında ama, karşımda öyle bir insan ve öyle bir yürek var ki, onun bana bir şey yapmasına gerek kalmıyor zaten..ben kendi kendime utanıyor, kollarımda uyuduğu gecelerde bile, eski hatalarımı düşünüp ben kendimi zincire vuruyorum..

    Eziliyorum sevgisinin ve temiz yüreğinin ağırlığı altında..kah çocuksu, kah olgun aşkının, heyecanının altında eziliyorum.. sanırım asla bu kızı tam olarak hak edemeyeceğim ben.. belki ancak, ilerde iyi bir baba olursam, çocuklarıma iyi bir örnek olursam bir şekilde toparlayabilirim durumu.. borcumu, direkt olarak ona değil, ailemizin saadetine, yetişmesine katkıda bulunacağım hayırlı evlatlarla dolaylı olarak öderim..

    Garaja vardık.. kalbimin temposu hızlandı birden bire.. sanki arabayla değil, koşarak gelmişim..

    Etrafa, paranoyak, nafile bakışlar atıyorum..

    Perona yürüdük..

    “varınca beni ara tamam mı bitanem?”

    “saat çok erken olur ebru, boş ver uykunu böldürme..”

    “hayır hayır..ne olcak ya, ararsın, geldim dersin yeter, ben gene dalar uyurum sonra..”

    “tamam.. ararım..” dedim.. gülümsemeye çalıştım..

    Sarıldık birbirimize.. başımı göğsüme dayadı..o şekilde beklemeye başladık..

    “neye heyecan yaptın sen?” dedi, başını yukarı kaldırıp gülümseyerek.. sevimli yanağını sıkıştırdım iki parmağımın arasında..

    “heyecan mı yapmışım? (:”

    “öyle, baksana dıgıdık dıgıdık diye tempo tutuyor içerdeki? ;)”
    ···
   tümünü göster