1. 551.
    0
    Mit ve Felsefe
    Çelişki bir uzlaştırma ile çözümlenebilir, çünkü insansal kesinlemenin bu iki bileşkesi karşılıklı olarak birbirini tamamlamaya yöneliktir. Düşünümün rolü temelde eleştireldir. Mitin emperyalist yapısı toplulukları en korkunç tehlikelerin kucağına atar. Bu düzenin sürüklemesini önlemek görevi eleştiriye düşmektedir. Ama eleştirinin aynı zamanda, mit ona doğrulanmış göründüğünde, onda insansal bir çağrının gerçekliğini bulduğunda derin otoriteye itaat borcu vardır.
    O halde mitik bilinç hiçbir şekilde aklı reddetmemektedir. Aksine mitik bilinç bize aklın bir genişlemesi ve zenginleşmesi olarak görünmektedir. Eğer akıl insansal düşüncenin en üst organı ise, gerçeğin görevi içimizdeki birbirinin zıttı özlemleri kavramak ve düzenlemek, akla kendisine ait olan yeri vererek bu özlemlerin her birine hakkını vermektir.

    O halde mitler sadece bir belirtici olarak kabul edilmeli ve bir sonuç çıkarılabileceği zaman ele alınmalıdır. Felsefe hiçbir zaman bir mitoloji, tüm zamanların masallarının bir derlemesi değildir. Felsefenin görevi, daha çok mitolojinin tanıklığını benimsemek,ve onun anldıbını çözmeye çalışmaktır. Mitlerde önemli olan imgelerin etkileme gücünden veya öykülerin güzelliğinden ziyade mitlerdeki gizli kalan niyettir. Nlitler tüm insansal değerlerin bir çeşit deneme tezgahıdır. O halde mitlerin morfolojisi veya tipolojisi günlük "homo philosophicus"dan çok farklı somut insanın bilgisine giriş olacaktır.

    Geleneksel felsefe, kişiyi bedeninden kurtaımak için, sokaktaki insanın, entelektüelin kendi imgesini gördüğünü zannettiği entelektüel şemanın içinde kendini tanımamasını sağlamaya yöneliktir. Ve bir Bergson'un ve bir Sartre'ın çok ender durumunda olduğu gibi rastlantısal olarak felsefe, felsefenin dışındakiler tarafından kavrandığında, düşünür meslektaşları tarafından günün modasına kendini kaptırdığı ve başarısını sadece snobizme borçlu oldugu şeklinde suçlanıyordu. Veya, kendini edebiyatın içine attığı için tenkit ediliyordu. Aslında filozoflar tarafından terk edilen somut insan, çağdaş dünyada edebiyat adamlarının ve özellikle romancıların ortak malı haline gelmiştir. Düşsel mitler gerçek insan hakkında meslekten düşünürlerin betimlemelerinden daha doğru betimlemeler yapmıştır. Buna rağmen filozofun görevi insanlık durumunu aydınlatmaktır.

    Mit, aklın sonu olmayıp daha çok onun başlangıcıdır. Ve somut akıl mitolojinin çanını çalmamalıdır, akıl, mitlerin yeni bir biçimde ele alınmasını, meşrulaştırılmasını ve ayırt edilmesini kendine görev edinmelidir. Mitler insanlık gerçeğinin alanını, ilkel durumdaki değerleri ortaya koyarlar ve buradan ayrımsız en iyiyi ve en kötüyü gösterirler. Tepelere yükseliş mitlerinin karşısında cehenneme iniş mitleri yer alır. finsansal mitlerin karşısında insanlık dışının -içestin, cinayetin, savaşın, kaosun- mitlerinin canavarca serpilişi yer alır. Mit, insanın yapısıyla ilgilidir, O halde mit ayrımsız bu yapının tüm olabilir ilklerini geliştirir .Eleştirel aklın rolü arıtma rolüdür. Akıl insansal değerlerin onay yoluyla insanı doğadan kültüre yani ahlaka geçirmelidir.
    Tümünü Göster
    ···
   tümünü göster