1. 51.
    0
    etrafa baktım, mezarlığa pek yakın olmasa da,yüzlerimizi seçemeyecek bir tarafta da olsa,bir kaç pencerenin ışığı yanmıştı.

    şimdi yannanı ranch sosa banmıştım.

    uzkopun depo diye adlandırılan caddesine kadar koştum mezarlığı geçip, kafamda nereden dank ettiyse mor ve ötesi nin sevda çiçeği adlı fikret kızılok cover ı çalıyordu.

    gecenin soğuğu ve koşmanın verdiği sıcaklıkla boğazım berbat bir hale gelmişti, gırtlağım gibilmişti. evde ters taraftaydı, feratı da bulmam lazımdı.

    eve gidip hiç bir şey yokmuş gibi davranamazdım, feci öksürmeye başladım, yere yığıldım.

    gözümü açtığımda uzkopun devlet hastanesinin acilindeydim. yanımda 50 li 60 lı yaşlarında bir adam yatıyordu, beyaz bir odada beyaz bir yatakta siyah bir inci gibi parlıyordu adam." ayıldın mı be " dedi.he dedim dayı ayıldım.

    saati sordum, akşamüstüne yaklaşıyordu,bir günü burada bin etmiştim, kahpe telaşlanmıştır diye düşündüm ancak yine de ferat binini bulmak istiyordum.

    doktor olmadığını bildiğim birisi geldi, stajyerdir belki herneyse. sıcakla soğuk içeceği ardarda içip içmediğimi sordu. evet dedim direkt, arkadaşlar eve gelmeden önce çay içmiştim iki bardak, sonra da onlar gelince soğuk bira içtik iki üç tane dedim.

    ondan o zaman dedi,bir iki ilaç verdi. teşekkür ettim çıktım, reçeteyi sarı bir çöp tenekesine attım.bir sigara yaktım.
    ···
   tümünü göster