1. 26.
    0
    kapıyı genç bir kız açtı, suratıma baktı. ferata " kim bu " dedi.

    derin nefes aldım,ama şokun da en şükelasını yaşıyordum.ne demek lan " kim bu ? " adam kapını zorluyor, girse içeri gibecek seni zütünden ferata kim bu diyorsun.

    ferat sus dedi kıza. kız aldı bizi içeri.

    salona baktım. tipik öğrenci evi,bir odayla salon birleştirilmiş.ama geniş evdi, salon da feratın anlattığını doğruluyordu. uzunköprüye fazla bir salondu burası.

    misafir odası olmalıydı, uzkopun iyi makanlarındaki insanlar bulgaristandan, sırbistandan gelen konuklarını burada ağırlamalıydı .

    kız bizi aldı, evde hol gibi küçük bir yere soktu. kafam o kadar değişik bir haldeydi ki,şarap cigara ve son yaşadığım şok beni muson ormanlarında ıslatmış ve kurutmaya bırakmıştı.

    vay amk dedim, demek ki sırf am gibmek için çektik bu kadar yolu.ben feratla bir yerde gibişecekler hasret giderecekler ağlaşacaklar sonra oradan döneceğiz sanıyordum.

    ancak öyle olmadı.tam aksi bir durum mevcuttu. kız feratın kardeşiydi. ferat bana gereksiz yere yalan söylemişti, aşk hikayesi de yalandı hani o şimdi mahkum filminde erkan can " beyler,bu koğuşta herkesin bir aşk hikayesi vardır herhalde " gibisinden bir laf ediyordu ya.aynı o durum mevcuttu. ancak bu ferat bini bildiğin ayakta gibmişti beni gereksiz yere.

    kız bizi dediğim gibi hole getirdi,bir sandığı açtı sessizce.o kadar hareketsiz duruyorduk ki her an bu yaz gecesinin hafif soğuğunda donmuş numarası yapabilirdik.

    kız yavaşça kaldırdı sandıktaki şeyleri, klagib trakya insanının klagib sandığı işte.

    en dibinde tomar tomar para mevcuttu. ferata uzun süre yeterdi.ben pay alıp almayacağımı bile düşünmemiştim.

    ancak feratın bu kadar yalan söylemesi de canımı sıkmıştı.

    ama sonunda anlamıştım, peşinde birisini istiyordu. başına bir şey geldiğinde tek dövüşmemek istiyordu.

    ben dayak yerken aradan sıvışmak istiyordu.
    ···
   tümünü göster