1. 1.
    0
    bir hafta boyunca önceden anlaşmış gibi her gün görüyordum feratı.

    o kadar küçük bir yer ki bu kasabanın merkezi, evden çıktığınız anda bile bir tanıdıkla karşılaşıyorsunuz. ancak benim bu yerde tek tanıdığım insanlar bunlardı. ferat bini daha yakın gelmişti bana.her an kavga çıkartabilecek potansiyeldeydi.

    ancak buradaki insanlar istanbuldan gelmiş insanlardan hem nefret eder hem de onlara imrenerek bakarlar.her hafta sonu istanbula gitseler bile haftaiçi istanbullulara aşık olurlar.

    feratta beni bir umut kapısı olarak görüyordu belki de.

    bir gün yolda karşılaştık yine.abi gel bi ara sana bira ısmarlayayım dedi. olur dedim,ama tek gel canımız sıkılmasın dedim. eyvallah dedi.

    eğer bir ortamda sıfatınız x in arkadaşıysa yannanı yemiş durumdasınızdır, sizin bir damla fikriniz olmadığı her konuda konuşulur ve siz anca insanların güldüğü esnada eheh diyerek eşlik edersiniz.ha bir de en başta kendinizi tanıtırsınız.

    tabiatın en gereksiz olaylarından birisi.

    neyse gün geldi çattı. uzkopun (uzunköprünün uzunköprülüler arasındaki kısaltması işte) medeni görünen tek barımsı yerine girdik hüseyinle. içerisi karı kız ve abazan üniversite genci kaynıyordu. fazla gürültülüydü. ferata bir bira içip kalkalım dedim, kafam gibildi. tamam abi dedi.

    dedim adam akıllı bir yere gidelim.

    bir meyhane türevi bir yere gittik. oturduk koyduk biralarımızı çerezimizi konuştuk.

    hayatını anlattı. üç çocuklu ailenin ortancası, okulu çoğu trakyalı gibi erkenden bırakmış, kasabadaki doğanın ve ergenenin dıbına koyan fabrikalarında çalışmış askerlik gelene kadar insan gibi yaşamaya çalışmış.

    pek tabi ki öyle olacak. devletin malının defosuz olması gerekir.o askeri parkaya layık olmalı gidenler. aksi takdirde eğitim zayiatı olarak geçersin tarihe. " askerde dayak yemedim diyen yalan söyler " gibi bir deyim yaratan ülkemiz gençlerinin bu kadar vasıfsız olmasına şaşmamak gerek tabi.

    ben de anlattım tırnak yerine parmak törpüler gibi hayatımın en küçük kısımlarını anlattım. kısacası buraya kafa dinlemek için geldiğimi söyledim. kumsallar beni çekmiyordu.ya da sahil kenarındaki bir klupte herhangi bir kadınla çiftleşme dansı yapmak istemiyordum. oturup adam gibi sessiz kalıp cigara içebileceğim yer lazımdı bana.

    içeriye iki adet mavilere boyanmış polis denilen şeylerden geldi.
    ···
   tümünü göster