1. 1.
    0
    uzun uzun konuştuk, adam rahatsız etmiyordu. muhabbeti güzeldi. şivesi taklit edilemeyecek kadar şopardı.

    bir ara kalktı,dur şu vodkayı alayım yanımıza da keyfimiz kaçmasın dedi. eyvallah dedim, yanında akrabaları olduğunu düşündüğüm iki genç de geldi.

    işte o iki gençten birisi 3 ayımı uzunköprünün çeşitli binalarında, devlet hastanesinde ve köprü altında ve yol boyunca uzanan çorak tarlalarda geçirmemi sağladı.

    adı sözlüklerde ferhat olarak geçmesine rağmen ferat kalmıştı. ferat bize iki mandalina kap bea. dedi bizim samimiyet abidesi atletli abi. onun da adı hasan bu arada. diğer sakin çocuk da ismail.

    tanıştık ettik, kadınların içinden gözleri keskin bir siyaha çalan kız çıktı geldi yanımıza, ismail i çağırdı. gençlerdi biraz yürümek ve uygun bir yerde sevişmek için can atıyorlardı.

    ikisi gittiler. hasan,ferhat ben. oturup her şeyden konuşmaya başladık. cigaradan açıldı mevzu. istanbuldaki durumları sordu. değişik bir şekilde anlattım,her şeyi anlatsaydım eminim ki o ördekli gölde yeller eserdi. çizgi filmdeki gibi birden kaybolurlardı.

    belki de boğazıma sarılır bizi istanbula zütür derlerdi. bilinmez.
    ···
   tümünü göster