1. 1.
    0
    belki görenler vardır da ben başlığın ismini hatırlamıyorum, oraya da küçük bişeyler yazmıştım zamanında, geçtiğim 18 yılda hiçbir kız hakkımda iyi düşünmedi, kızlarla geçinemeyince kimse de giblemedi beni, lisede müzik grubunda gitarist olmam dışında kimse beni tanımazdı. böyle bir adamdım ben. yani her lisenin her sınıfında görebileceğiniz, hocaların bile giblememesinden ötürü hafif uzun saçlı, kimseyle muhabbet edemeyeceğini bildiğinden kendini tek oturmaya hapsetmiş, her teneffüs o olmazsa olmaz kulaklıklarını takıp müzik dinleyen bir adamdım. sınıf buluşmalarına bile davet edilmeyen, hatta nerdeyse adı bile hatırlanmayan.

    -artık geçen yıl oldu- üniversite sınavını geçtim geldim üniversiteye. hep derler ya, yeni bir ortamda sil baştan başlamak istersiniz, "olum üniye bi gideyim herşey bambaşka olacak" mentalitesi, işte o halimi yaşayarak ankaraya aştiye geldim. yanılmıyorsam 25 eylüldü o gün. ankarada balgat yurdunda kalıyorum.

    okul da başladı. bölüm almanca mütercim tercümanlık. almanca ile hiçbir ilişkim olmadığından hazırlık okuyorum şimdi. iyi kötü bişeyler öğreniyorum en azından, hocalar falan da iyi. insanlar canayakın iyi kötü ama hayatımda yaşamadığım şeyleri keşfetmeye başladım.

    16 yaşımda girdiğim bu sözlük ortamından sonra adamakıllı konuşabildiğim ilk ortamımı kazandım. oradaki insanların da aynı bölümde liseden tanıdığı olan nerdeyse yok. herkes yeni bir başlangıç peşinde. ben de ilk günden itibaren böyle biraz atak olmaya çalıştım, insanları dinlemeye ve mantıklı cevaplar vermeye çalıştım. başarılı olmuşum ki artık selam verdiğim zaman önemsiz hareketlerle kafalarını sallayan kızlar yok, "oh selam divide, nasılsın bugün?" sorularıyla gelen kızlar var artık. hatta artık benim selam vermeme gerek kalmadan yanıma gelip hal hatır soran kızlar var. bundan hareketle de "divide naber abi, hadi gel bizim arkadaşlar da şurada, konuşuruz" tepkilerini aldığım insanlar olmaya başladı. cidden ilk ayda harika bir sınıf ortamı, harika bir arkadaş ortamı edindim. insanlar lisedeki gibi bana "bu çocuk bir taktan çakmaz" şekliyle yaklaşmıyor aksine beni dinliyorlar. 18 yılda olmayan özgüvenimi inşa ediyorum her geçen gün.

    bi tuvalet molası devam edicem
    ···
   tümünü göster