1. 1.
    0
    Ben küçükken abim beni sayısız kez dövmüştür. Bunların birçoğunu hatırlamıyorum ama hatırladıklarımı yazacağım. ilk olarak en çok sevdiğim dayaklarından birisini anlatayım.
    30 yıldır ailecek gittiğimiz bir çadır kampı var, adı Çubucak. Ben daha doğmadan gitmeye başlamış bizimkiler. Bilenler bilir ama çok fazla insanın bildiğini sanmıyorum. Biz her yaz bu çadır kampında en az 1 ay kalmak suretiyle tatil yapardık. Günlerden bir gün çadırın oralarda mal mal dolanıyorum. Çocuğum tabi, sıkılmak diye bir şey yok. Kendimce eğleniyorum işte. Uzaktan abimin geldiğini gördüm. Çok sinirli bir şekilde geliyordu, bir şeyler olacağını hissetmiştim ama nedense kaçmadım. Gerçi kaçamazdım da, abim gel dediği zaman gitmediğimde daha fazla dayak yiyeceğimi bildiğim için dayağımı yer otururdum.
    Abim geldi, çadıra gir dedi direk. içeri girdik abimle, birlikte uyuduğumuz bölmeye geçtim. Bizim çadır büyüktür baya, 2+1 çadır. 3 aile kalırdık o çadırda. Odalardan birisi de bizim aile içindi işte. Sonra bir insanın dayak atma bahanesinde ne kadar yaratıcı olabileceği o kelimeler döküldü abimin ağzından: Nefes alma! Dedi abim. Bir anda hayata dair bakış açım değişti. Hayatımdaki nadir aydınlanmalardan birisini yaşadım diyebilirim. Nasıl yani dercesine abime baktım. Nefes almayacaksın, aldığın her nefes için sana bir tokat atacağım dedi. işaret parmağını yalayarak ıslattı ve burnumun dibine koydu. Ben de çocuğum tabi, nefesimi ne kadar tutabilirim ki? 10,11 kez nefes alıp vermişim, bilmiyorum saymadım. Abim için yeteri sayıda nefes alıp verdikten abim başladı vurmaya. Biiiirrr! ikiiiii! Üüüüüüç derken ben başladım tabi ağlamaya. Kaçsam kaçamam, karşılık veriyim desem daha kötü. Sonrasında daha fazla dayak yemek var. Yediğim dayak neyse de, ağlama, ağlarsan daha çok döverim deyip beni ağlatmazdı bile. O yüzden şimdilerde ağlamakla ilgili sorunlarım var mesela. 1-2 yılda bir anca ağlarım, sağlam ağlarım ama 1-2 yılda bir ağlarım.
    Artık yediğim tokatlar canımı ne kadar acıttıysa kendimi dışarı attım bir şekilde çadırdan. Yalnız ben bunu yaparken abimin sinirinin geçip geçmediğine bakıyordum bir yandan çünkü siniri geçmezse daha sonra tekrar dayak yeme riskim vardı. Ağlamamak için de kendimi çok kasmıştım ama nereye kadar? Ağlaya ağlaya kaçtım. Annemle teyzem geldi o sırada, daha fazla dayak yemedim.
    Yıllar sonra öğrendim ki, abimin o kadar sinirli olmasının bir sebebi varmış. Onu daha sonra anlatacağım.
    Şimdilerde abimle aramız çok iyi, hayatımdaki önemli nadir insanlardan birisidir

    edit: okuyun lan, çok dayak yedim zamanında paylaşmak istedim.

    devamı gelecek panpalar

    ben şimdilik gidiyorum, malum vizeler var. yarın ikinci yazımı yazarım yine bu saatlerde. görüşürüz panpalar.
    ///vol2///
    http://inci.sozlukspot.co...C4%B1l-d%C3%B6verdi-vol2/
    ···
   tümünü göster