1. 1.
    0
    TÜRK'ÜN HADiSLERDEKi YERi

    1. HADiS. - Hz. Ebu Hureyre (radıyallahu anh) anlatıyor: Resulullah (aleyhissalâtu vesselam) buyurdular ki: 'Şiddetli savaşlar vukua geldiği zaman Allah mevalinden (Arap olmayan Müslümanlar) öyle bir ordu gönderecek. iki atlarının cinsi yönünden Arapların en kıymetlisi ve silah yönünden onların en iyisi olup Allah, islam dinini onlarla te'yid (takviye) edecektir.'

    2. HADiS.- Amr ibnu Avf (radıyallahu anh) anlatıyor: Resulullah (aleyhissalâtu vesselam) buyurdular ki: 'Müslümanların silahlarını koydukları yerin en yakını Bevlâ'da olmadıkça kıyamet kopmaz.'

    Aleyhissalâtu vesselam sonra: 'Ey Ali, ey Ali, ey Ali! ' diye nida etti. Hz. Ali) 'Annem babam sana kurban olsun, (buyurun ey Allah'ın Resulü!) ' dedi.

    Aleyhissalâtu vesselam: 'Muhakkak ki, sizler Beni Esfar'la (Rumlarla) savaşacaksınız. Sizden sonra gelecek Müslümanlar da onlarla savaşacaklar. Nihayet Allah yolunda hiçbir kınayanın kınamasından korkmayan seçkin Müslümanlar olan Hicaz halkı onlarla savaşa çıkacaklar. Konstantin'i teşbih ve tekbirlerle fethedecekler. Onlar daha önce benzerini elde etmedikleri ganimetler elde edecekler. Öyle ki (dirhem ve dinarları sayıyla değil, kalkanla ölçerek taksim edecekler. Bu sırada biri gelip şöyle diyecek: 'Memleketinizde Mesih çıktı.' Bilesiniz bu haber yalandır, artık o haberi tutan (inanan) da pişmandır, terk eden (inanmayan) da pişmandır.'

    3.HADiS - Ebu Sâid (radıyallahu anh) anlatıyor: Resulullah (aleyhissalâtu vesselam) buyurdular ki: 'Sizler, gözleri küçük, yüzleri geniş-yuvarlak bir kavimle savaşmadıkça Kıyamet kopmayacaktır. Omların gözleri çekirge gözleri gibi olup yüzleri de kat kat deri ile kaplanmış kalkanlar gibidir. Kıl ayakkabılar giyerler, deriden mamul kalkanlar edinirler ve atlarını hurma ağaçlarına bağlarlar.'

    4.HADiS- Hz. Ebu Bekr (radıyallahu anh) anlatıyor: Resulullah (aleyhissalâtu vesselam) buyurdular ki:'Ümmetimden bir kısım insanlar Dicle denen bir nehir yanında, Basra denen geniş bir düzlüğe inerler. Nehrin üzerinde bir köprü Oranın halkı (kısa zamanda) çoğalır ve muhacirlerin [Müslümanların j beldelerinden biri olur. Ahir zamanda geniş yüzlü, küçük gözlü olan Ben: Kantûra gelip nehir kenarına inerler. Bundan böyle (Basra) halkı üç fırkaya ayrılır:
    • Bir fırka sığır ve kır develerinin peşlerine takılıp (kır ve ziraat hayatına dönerler, bunlar) helak olurlar.
    • Bir fırka nefislerinin kurtuluşunu esas) alırlar (ve Benî Kantûm ile sulh yolunu) tutarlar. Böylece bunlar küfre düşerler.
    • Bir fırka da çocuklarını geride bırakıp onlarla savaşırlar, işte bunlar şehit olurlar.
    Tümünü Göster
    ···
   tümünü göster