1. 1.
    0
    En başa dönüp, mahalle kasabıyla nasıl başladığını anlatayım. Birgün okul çıkışı yorgun argın alışveriş yapıp, elimde poşetlerle en son kıyma almaya kasaba gittim. Bizim kasap 40’lı yaşlarda, boylu poslu, pehlivan gibi iri, esmer bir adam. Hep pantolonunun önünü zorlayan koca gibi dikkatimi çekmiştir. Bakışı bile insanı korkudan titretecek güçlü ve ciksi biri, anlayacağınız tam bir anadolu erkeği Neyse kasabın çırağı ortada yoktu, biz de bizim kasapla havadan sudan sohbet ettik kıymamı hazırlarken. Sonra birden bana, “Yalnızlık zor değil mi?” dedi. Ben de öyle bir iç çektim ki (erkeksizlikten kuduruyordum), kasap bana şöyle bir baktı, bıyık altı güldü. Sonra bana, “Az bekle Merve hanım, dükkanı kapatacağım, poşetleri evine kadar ben bırakayım, sen yorulma!” dedi. “Tamam!” dedim. Sonra bizim eve kadar sohbet ederek yürüdük…
    ···
   tümünü göster