/i/Hikaye

Herkesin bir hikayesi var, ya senin hikayen nedir?
    başlık yok! burası bom boş!
  1. 26.
    +2
    Rez alırım tez okurum
    ···
  2. 27.
    +2
    omaywaa
    ···
  3. 28.
    +2
    Feres yazdı sandım aq. Neyse okunur rez
    ···
  4. 29.
    +2
    ohhh ramazan hikayeleri başlamış
    ···
  5. 30.
    +2
    Hikaye kurgu değilse şizofreni hastası olduğunu biliyor muydun?
    ···
    1. 1.
      +2
      Keşke şizofren olsam da bunları yaşasam, düz kafayla bir yere varamıyorum çünkü :D
      ···
  6. 31.
    +2
    bak bağımsız yazınca nasıl da tutuyor

    hacı senin hikayelerde hep değişik bi huzur duygusu hissediyorum lan böyle hani konu ne kadar basit olursa olsun karakterler adına gerçekten mutlu hissediyorum bunu nasıl yapıyorsun?
    ···
    1. 1.
      +1
      Valla kanka ben sadece aklıma senaryosu geliyor yazıyorum, genelde yaşayan okurlar oluyor. Bilsem söylerdim ama bilmiyorum :D
      ···
  7. 32.
    +2
    Rezimizi alalım
    ···
  8. 33.
    +2
    Rez bi ara okurum
    ···
  9. 34.
    +2
    Hayaletler de kendi sözlüklerinde insanlarla konuşmak diye başlık açıyor mu bi sorar mısın panpa
    ···
    1. 1.
      +1
      Yok knk onların sözlükte genelde

      Hitlere verdiğim nazi tadında ayar
      Einstein'in izafiyet teorisi yalan kanıtlıyorum.
      Darvin maymundan geldi maymuna döndü capsli

      Şeklinde başlıklar varmış orada. Ben de hayaletlerin yalancısıyım.
      ···
  10. 35.
    +2

    zütün açıkta kalmıştır dikkat et gireriz

    ···
    1. 1.
      +1
      Nickin sana cevabını vermiş pnp
      ···
    2. 2.
      +2
      amk şifremi unuttum bu hesap kaldı elimde :D
      ···
      1. 1.
        +1
        Eskisi neydi ki?
        ···
      2. 2.
        +1
        soranasokan
        ···
      3. 3.
        +1
        iyiymiş la o nick-entry lerde güzel laf çakabilirdin :D
        ···
      4. diğerleri 1
  11. 36.
    +2
    Çabuk çabuk yaz, sen de primci binler gibi yavaş yazma
    ···
    1. 1.
      +1
      Pnp ramazan paketinin amacı bu, ramazan boyunca her gün bir hikaye. En fazla yarının hikayesini uzun tutarım. Zaten diğer hikayelerime bakarsan prim kasma gibi bir amacım yok.
      ···
  12. 37.
    +2
    Rez er ve
    ···
  13. 38.
    +9
    Bu arada başlık trendde 1. sıraya girmiş. Okuyan ve destek olan herkese teşekkürler. En son trendde 1. sıraya giren hikayem uyandığımda insanlık yokolmuştu adlı hikayemdi. Yani ilk hikayem :D Tekrar teşekkürler.
    ···
  14. 39.
    +2
    Okumayın, züte gelmeyin.

    Edit: hşkayeymiş ama olsun.
    ···
    1. 1.
      +1
      Yazarken züte geldim okuyanın vay haline! :D
      ···
      1. 1.
        +2
        Ooo gral iyi laf çaktın ha! Helal.
        ···
  15. 40.
    +2
    Rez
    ···
  16. 41.
    +2
    lan ne yarını at şimsi amk
    ···
    1. 1.
      +1
      Pnp öncelikle daha yazıyorum. Ve şimdi atarsam bile hedefim olan ramazanın sonuna hikaye yetişmez. Her gün yeni bir anı.
      ···
  17. 42.
    +2
    Bitecek mi panpa ona göre rez
    ···
    1. 1.
      +1
      Ramazanın sonunda bitirmeyi planlıyorum.
      ···
  18. 43.
    +10
    BU SEFERKi ANI BiRKAÇ PART SÜRECEK. YERiNiZi ALIN, BAŞLIYORUM.

    ---

    14 Temmuz 2003

    Tatil için anne tarafından dedemin köyüne gidiyorduk. Babam ve annem çok gerginlerdi. Aslında benden dolayı gerginler. Artık yavaş yavaş hayali arkadaş olayından değil de delirmeye başladığımı düşünüyorlardı. Bazı hastanelere gittik ama sorunuma pek yardımcı olamıyorlardı. Acaba onlara hayaletleri söylemesem mi? Yavaş yavaş hayaletler ile insanlar arasındaki farkı anlamaya başlıyordum. Genelde hayaletlerin insanlardan farklı bazı özellikleri vardı. Bazılarının ten rengi, bazılarının göz rengi, boyları, vücut lekeleri… Hala çocuk olduğum için bu kadarını anlayabiliyorum. Abim, ben, annem ve babam bir arabada yolculuk ediyoruz. Aslında yanımızda bir kişi daha var. Ama söylersem annem ve babam bana kızar, abim de dövebilir.

    Sakin bir biçimde köye vardık. Yaklaşık 6 saat kadar sürdü. Arabadan indiğimde güneş gözüme geldi. Güneşi pek sevmiyorum. Aslında güneşi değil, sıcağı sevmiyorum. Ağustos böceklerinin ‘cırr cırr’ seslerini duyabiliyorum. Dedem kapıyı açtı ve biz de içeri geçtik. Anneannem 3 sene önce vefat etti. Vefat ederken yanında değildim ama ruhunun huzura kavuştuğunu biliyorum. Kavuşmamış olsa burada olurdu. Tekir yine dedemin sallanan sandalyesinde uyuyordu. Tekir dedemin kedisi. Genelde beni gördüğünde üzerime atlar ve mırlar. Abimi de pek sevmez. Küçükken abim onu kuyruğundan tutup çok sağa sola savurmuş. Ondan dolayı abimi ne zaman görse tıslayıp kaçar.

    Dede-“Hoş geldin kızım, damadım. Şöyle oturun, size ayran vereyim.”

    Anne-“Sen zahmet etme baba. Ben getiririm.”

    Dede-“HÖST. DAHA ELDEN AYAKTAN DÜŞMEDiK! OTUR DEDiYSEM OTUR! Yol yorgunusunuz.”

    Anne-“Peki baba.” Dedi ve koltuğa oturdu. Dedem mutlak güce sahip biriydi. O ne derse odur. 1+1=3 derse bütün köyde 1+1=3 eder.

    Abi-“Dede, Tekir’i göremiyorum.” Dedem biraz hüzünlendi.

    b-“Dedemin sandalyesinde uyuyor ya.” Abim bana döndü ve:

    Abi-“Saçma salak konuşma bak.”

    Dede-“KÜFÜR ETME TARIK.”

    Abi-“Pardon dede. Ama baksana şuna. Kedi orada bile yok. Beni kandırıyor.”

    Dede-“Tekir vefat etti oğlum. 1 hafta önce evden çıktıydı bir daha geri dönmedi. En son köy meydanında gördüydüm, traktör ezmiş kediyi. Köylüler diyor ağzında kırmızı kurdale ile koşturuyormuş.”

    Anne-“Baba. Bu kadar detaya girme, daha çocuk onlar.”

    Dede-“Tamam tamam. Hadi siz şöyle geçin oturun. Ben de ayranları doldurayım.” Dedi ve kedi uyandı. Beni görünce gözlerini bir hüzün sardı. Öldüğünün o da farkında demek ki. Ona doğru baktım. Genelde gözlerinin içine dikkatli bakınca gördüğümü anlıyorlar. Annemlerin yanında Tekir'i yanıma çağıramazdım.

    Tekir-“Beni görebiliyor musun?” Yaşarken ne dediğini anlamıyordum, ölünce anlayabiliyorum sadece. Kafamı evet der gibi salladım. Hemen yerinden kalktı ve üzerime doğru koşmaya başladı. Oturduğum koltukta kucağıma atladı ve sırnaşmaya başladı.

    Tekir-“Bir Bine! Bir Bine! Gelmene çok sevindim! Beni görebilmene çok sevindim! Sana dokunabilmeme çok sevindim.” Duramadan üstümde sürtünüp duruyor. Aslında biraz gıdıklıyor. Ben de onu sevmeye başladım. Ama babam kızgın kızgın bana bakıyordu. Oradan bakınca saçma bir hareket yapıyorum gibi gözüküyor çünkü. Daha sonra elimi çektim. Dedem de tepside ayranı doldurmuş geliyordu. Hepimize uzattı ve ayranlarımızı aldık. Ayranın tadı çok güzel. Dedem hep kendi yapar. Arada içine farklı olarak karanfil de atar. Farklı tatlar da var ama pek anlamıyorum. Bazıları garipser ama nedense ayranda karanfil olması benim için normal ayrandan milyon kat daha güzel. Dedemin gizli formülü gibi.
    Tümünü Göster
    ···
    1. 1.
      +3
      Krdş diğer part yolla seri elimiz malafatta kaldik
      ···
      1. 1.
        +2
        Ramazan ramazan :D
        ···
    2. 2.
      +1
      arabada yanlarında olan ruhun hiçbir olayı yok mu? önemli biri olacağını düşünmüştüm açıkçası
      ···
      1. 1.
        +1
        Dünya ruhlarla dolu, her ruha olay yüklemeyim dedim :D
        ···
  19. 44.
    +10
    Annem ve babam dedemle sohbet ederken abim ve beni de dışarı çıkarttılar. Abim köydeki arkadaşlarının yanına gitti (beni kesinlikle aralarına almazlar), ben de daha 5 yaşlarındayken hayaletleri gördüğümü söylediğim için köydeki çocuklar benden nefret eder. Yalan söylediğimi veya deli olduğumu düşündükleri için. Tekir ve ben köyde yürümeye başladık.

    Tekir-“Beni nasıl görebiliyorsun? Ve bana nasıl dokunabiliyorsun?”

    b-“Bilmiyorum.”

    Tekir-“Senin burada olman güzel. Uzun zamandır babamın yanındaydım. Ölmeden önce babam beni kucağına alır ve kafamı okşardı.”

    b-“Baba dediğin… Dedemden mi bahsediyorsun?”

    Tekir-“Evet. Sen ona dede diyorsun. Annem öldükten sonra babamın beni okşarkenki hüznünü hissediyordum. Dışarıya belli etmezdi, yalnızca benim yanımdayken üzüldüğünü anlatırdı. Ne dediğini anlamazdım ama benim kucağına alıp her okşadığında gözleri yaşarırdı. Ona yardım edememek benim zoruma giderdi. Bir gün evden çıktım, onu mutlu edecek şeyi bulmak istiyordum. Artık ağlamasını istemiyordum. Koştum, koştum ve koştum. En sonunda kendimi insanların çok olduğu bir yerde buldum.” Köy meydanından bahsediyor olmalı. Köy meydanı buraya uzaktır. Dedem bile arabasıyla gider. Bayağı uzaklaşmış demek ki.

    Tekir-“Annem beline her sabah kırmızı bir ip bağlardı. Ben de aynı kırmızı ipi yerde görünce heyecanlandım ve ağzıma alıp eve doğru koşmaya başladım. Çok heyecanlıydım. O kadar ki benim üzerime doğru gelen kocaman tekeri bile görmemiştim. Ve öldüm. ilk baş öldüğümü anlamadım. Eve doğru koşmaya devam ettim. Eve geldiğimde ne ağzımda ip kalmıştı, ne de babam beni görebiliyordu. Babam beni çağırıyordu ama ben buradayım diye bağırsam da beni duymuyordu. Babam beni aramayı bıraktı ve insanların fazla olduğu yere gitti. Ben de onunla beraber gittim. Ve ondan sonra da bedenimi gördüm. Öldüğümü anladım. Babam o kadar çok ağladı ki kendimden nefret ettim. Artık onu üzen bir de ben vardım.” Çocuk olduğumdan dolayı hikayesi beni o kadar etkilemedi. Evet, üzüldüm ama üzüntüm o kadar derin değildi. Eğer biraz daha büyük olsaydım hikayesine ağlayabilirdim.

    b-“Cennete bu yüzden mi gitmiyorsun?”

    Tekir-“Babamın eskiden olduğu gibi tekrar gülümsemesini istiyorum. Daha ben öleli fazla olmadı biliyorum, ama bana yardım eder misin?”

    b-“Eğer yardım edersem bir daha dedemi göremeyebilirsin ama.”

    Tekir-“Onu görüp dokunamamak bana daha fazla acı veriyor. Hem annem beni cennette bekliyordur.”

    b-“Tamam. Dedemi güldüreceğim.” Dedim ve Tekir’i kucağıma aldım. O da mırlamaya başladı ve eve döndüm.
    Tümünü Göster
    ···
  20. 45.
    +8
    Eve geldiğimde dedemle babam tartışıyorlardı.

    Dede-“ÇOCUK O DAHA ÇOCUK. NE DELi DOKTORUNDAN BAHSEDiYORSUN SEN?”

    Baba-“Deli doktoru değil. Pgibolog. Baksana, senin kedine bile koltukta uyuyor diyor. Sence bu normal mi baba?”

    Dede-“DiKKAT ÇEKMEK iÇiN YAPIYORDUR. DELi DOKTORUNA GÖTÜRECEKSiN DE NE OLACAK? ÇOCUĞU BU YAŞTA ORADA iYiCE DELiRTECEKSiNiZ.”

    Anne-“Baba, anlamıyorsun. Durmadan kendi kendine konuşuyor, garip hareketler yapıyor. Daha bu sabah eve geldiğimizde kucağında sanki kedi seviyor gibi hareketler yapıyordu. Normal değil. ilk baş biz de dikkat çekmek için yapıyor sanıyorduk. Ama öyle değil.”

    Dede-“PiREYi DEVE YAPIYORSUNUZ” dedem sinirlendiğinde bağırarak konuşurdu. Herkes alışmıştı artık. Dedem ayağa kalktı ve tam çıkacakken benimle karşılaştı.

    Dede-“Büyükleri dinlemenin ayıp olduğunu bilmiyor musun sen?”

    b-“Dede. Bir gülümser misin?” Gülümsedi. Ama sahte bir gülümseme olduğu belli oluyordu. Ben tabi o zamanlar anlamıyordum. Tekiri uzattım ve:

    b-“Oldu mu?”

    Dede-“Ne oldu mu?”

    Tekir-“Ben içten gülümsemesini kast etmiştim.”

    b-“içten gülümsemek nedir?”

    Dede-“Oğlum ne saçmalıyorsun? Elini niye havaya kaldırıyorsun?” Normalde yapmayacağım şeyi yaptım ve:

    b-“Dede. Tekir içten gülümsemeni istiyormuş.”

    Dede-“NE DiYORSUN SEN? BENiMLE DALGA MI GEÇiYORSUN?” dedi ve tokadı vurdu. Ben de ağlamaya başladım. Dedem de dışarı çıktı. Annem yanıma koştu ve:

    Anne-“Sana kaç kere söyledim dedenin yanında böyle saçma sapan konuşma diye.”

    b-“Ama… Tekir dedemin üzülmesine üzülüyor ya!” dedim ve ağlamaya devam ettim. Tekir de yanımda ağlamaya başladı. En son annemin kucağında ağlamaya devam ettim ve uyuyakaldım.
    ···