1. 101.
    -4
    beyler yoğun bi insanım amk.
    şimdi salcam 2-3 part.
    ···
  2. 102.
    -4
    evet gençler bir cevap istedim öpücük geldi.

    kendimi geri çektim

    "bi dk ben bişey anlamadım şimdi. ben net adamım bana evet senden hoşlanıyorum ya da hayır hoşlanmıyorum de"
    "canım siz malakla ortak mısınız yoksa (:" dedi ve güldü
    "ne alaka ya? adamın bana davranışları değişti hiçbir şey anlamıyorum bu durumdan. böyle absürt bir şeyin içinde olacağımı bilsem inan gelmezdim izmir'e"
    "o zaman beni de göremezdin haha" dedi güldü.

    dikkatimi çeken bir şey oldu sorularıma ne kaşar, ne de malak adamakıllı cevap vermiyordu. bana göre aslında ikisi de birbirinin ne istediğini biliyordu. cevapları kendim almam gerecekti.

    "konuyu biraz kapatıp kafamızı dinlendirelim bari olur mu?" dedim.
    "haha çok mu yordum canım seni?"
    "yok yok olanları bi düşünmem lazım. ben biraz yalnız kalabilir miyim?
    "elbette"
    "akşam saat 8'de ... 'da görüşürüz o zaman."
    "görüşürüz."

    neyse beyler malak'I çağırdım onla da öyle havadan sudan bu konulara girmeden konuşmaya, iletişim kurmaya çalıştım ve ondan da müsade isteyip ikisini yalnız bıraktım. üzeirmde bir oyun oynanıyorsa da artık part 2'ye geçsinler sonuca varalım diye de bu ikisini yalnız bırakmak istedim aslında.

    ve en sevdiğim şeyi yapmaya hazırlanmaya başladım. sahile gidip kuma uzanıp havayı seyredecektim.
    ···
  3. 103.
    -3
    beyler olay benim aileme kadar uzandı bu arada (:

    o kısımlarını anlatsa mmı bilmiyorum. çok uzun olacak. hayatımın 2-3 senelik kısmın etkiledi çünkü.
    ···
  4. 104.
    -4
    @413 berdel ya da içest yok
    @414 panpa nbapayım amk kolay mı
    ···
  5. 105.
    -3
    @425 hiçbirisi değil *
    ···
  6. 106.
    -3
    geliyom beyler 1 saate yoldayim
    ···
  7. 107.
    -3
    @432 amk malı. amk cahili http://tr.wikipedia.org/w...on_Ku%C5%9Fadas%C4%B1.svg
    ···
  8. 108.
    -3
    yanıma six pack corona alıp uzandım. 3 gündür başımdan geçenleri sakin kafaya analiz etmek istiyordum. aynı zamanda bu bir oyun mu yoksa ben paranoyak mı davranıyordum?
    içinden çıkılmaz bir şekilde düşüncelerle cebelleşiyordum ve aklım da kaşar ve malakdaydı. eğer bir oyunsa level 2'ye geçmeye hazırlanıyorlardı.

    eğer bu bir oyun olsa nasıl bi oyun olabilirdi? kızı bana itelemeye çalışıyorlar desem bunu neden yapacaklardı? ayrıca kız boşta kalacak bir tip değil.
    itelenmesine gerek olmayan duru güzellikte bir kız.

    yoksa ben malak'ı tam olarak tanıyamamış mıyım? bununla mal gibi ölümüne char kasana kadar keşke bi ufak açıp ya ad piknik tüpünde çay demleyip konuşsaymışım diye düşünmeye başladım. ev arkadaşımı gerçekten tanımıyordum. bu kendimle cebelleşmem hayata karşı son dönemde yaptığım aptallıkları açığa çıkardı.

    ihitmalleri gözden geçirirken telefonum çaldı. baktım babam...

    "efendim baba?"
    "oğlum nasılsın iyi misin?"
    "iyiyim de baba hayırdır pek aramazdın. kuşadasındayım malak ve ablasıyla. 2-3 gün takılmaya geldik. yarın öbür gün döneriz ben de yanınıza geçerim sonra."
    "sağlığın nasıl?"
    "iyi de baba hayırdır bunlar normal sorular değil?"
    "bir an önce dönmeye bak sen."
    "ya ne oldu söylesene?"
    "bir şey yok görüşrüz"

    telefonu kapattı... birden doğrulup dizlerimin üzerinde durdum ellerimi başımın arasına koydum. beyler hiçbir derdim yokken saçma sapan dertlerin sahibi olmuştum. gök yerine yere bakıyordum ve bir an önce bu lanet olası yerin dibine girmek istiyordum. "babam neden böyle konuştu?" elimde bir soru daha var. 1 cevapsız sorum varken, 2 oldular.

    taneciklerinde tek tek göz gezdridiğim kum birikintisi ıslanmaya başladı...
    ···
  9. 109.
    -3
    beyler toplanın. mevzuya dalıcam.
    ···
  10. 110.
    -3
    okumayı bıraktınız hehalde amk
    ···
  11. 111.
    -2
    geliyo panpalar başladım.
    ···
  12. 112.
    -3
    kumlara ıslak şekil çizme olayım bittikten sonra denize doğru, dalgaların ayaklarıma vuracağı şekilde oturdum. dalgalar ayaklarımı, bacaklarımı yalarken kalan biralarımı da yudumladım.

    annemi aramaya karar verdim. bir bildiği varsa, öğrenebilirdim. kaşar ve malak neyin peşinde zaten bugün yarın öğrenecektim ama aile benim için önemliydi.

    "alo anne?"
    "efendim oğlum"
    "babam aradı benimle ilginç bi konuşma yaptı. sağlığın nasıl, dikkat et kendine, çabuk dön gibi. bi bilgin var mı?"
    "yok oğlum bir şey sen takma kafana eğlenmene bak."
    "anne sen de kaçıyosun bak!!!"
    "yok oğlum şimdi kapatmam lazım yemek karıştırıyorum. görüşrüz"
    "hoşçakal anne."

    beyler kumsalda yuvarlanmaya başladım yemin ederim. ağlıyorum sinirden hüngür hüngür. saat 7 oldu. malak ve kaşarla buluşmaya 1 saat kaldı. hemen bir plan yapmalıydım.

    ailevi meseleyi bir köşeye bıraktım daha yakın olan mesele kaşar ve malak'a odaklandım. ikisinin birbirinden ve ne tak yediklerinden haberi var ama ikisi de biribirne uzak davranıyor benimleyken.

    bu akşam ne pahasına olursa olsun birşeyleri çözmem gerekecek. zorla veya güzellikle.

    bu anlattığım yıldan 1.5 sene öncesinde bipolar bozukluk tedavisi almıştım beyler. şu an hüzünlü ve sinirliydim. uç noktaya taşmasını istemioyrdum.
    ruh halimi iyi hissetmiyordum. ayağa kalktım. su dizlerimin biraz altına gelene kadar yürüdüm. kafamı suya soktum bi 15 sn durdum çıkardım. tekrar soktum bi 30 sn durdum çıkardım.
    arkamdan bir el dokundu...

    "pardon?"
    "efendim buyrun?"
    "iyi misiniz acaba? sabahtan beri takip ediyorum da pek iyi değil gibisiniz? yardımcı olabilir myiim?"

    bunu sölyeyen orta standartlarda bir türk ailesinin, üniversiteden yeni mezun olup koca bekleyen tipli kızıydı.
    artık kendimden bile çekinir oldum.

    "sen hangi parçasısın acaba?" diye sordum.
    "pardon? yardımcı olmak ist.."
    "bir şey istemiyorum."

    beyler yemin ederim kaçtım ordan...
    ···
  13. 113.
    -3
    beyler özet geçirip bitireyim mi?

    bu şekil devam mı edetyim acaba?
    ···
  14. 114.
    -3
    beyler???
    ···
  15. 115.
    -2
    kendimi fiziki olarak toparlamam lazımdı... gidene kadar biraz şarkı dinledim, yer yer söylemeye çalıştım. beynimi boşaltmam lazımdı. 2'ye bir oynuyordum. yani benim bildiğim 2 rakibim vardı...

    bu sefer malak'ı aradım. biraz samimi olup tavrını ölçmek istiyordum.

    "naber lan yarraam"
    "iyiyim sen nasılsın?" (samimiyet yoktu tabi)
    "iyidir. saat 8 demiştik nerdesiniz?"
    "... 'da buluşalım demiştik ya?"
    "tamam lan ne bağırıyosun"
    "dııt dııt dıtt"

    işte bunu yapmayacaktı. ulan sen kimsin ki suratıma telefon kapatıyosun bacısını gibtiğim.
    sanki birden atarlanmaya yer arıyordum amk. adımlarım hızlandı... sorgusuz sualsiz dalmayı düşünüyordum. ama sanki 2 tane ben var diğeri de durdurmaya çalışıyor.
    baktım bunlar masada oturuyo tavla oynuyorlar.

    beyler resmen koşuyorum amk. ama nasıl bir hal, bir aydınlanma geldiyse derin bir nefes alıp birden durdum ve;

    "sen naptığını sanıyorsun amk?" kurduğum cümle buydu. direk malak'In gözlerinin için bakıyordum.
    beyler o an kendmi kavga çıkarmaya çalışan ergen gibi hissettim ama zaten adama kılım bir de en sevmediğim şeyi yapıp teli suratıma kapatıyor.

    göz ucuyla kaşara baktım elinde çakmakla oynuyor. ama nasıl oynamak belli durumun cidiyeti. ama kaşar kaşarlığını konuşturup ortamı yumuşattı.

    "ahaha noldu olm sana?" dedi bana bakıp

    bunun bu tribini görünce daha da dellendim ama olayı çözmek için sakin kalmak iyi olacaktı.

    "bişey yok ya. spor yaptım koştum kumsalda biraz. kumda koşmak yoruyor biraz biliyosun. malak da teli suratıma kapattı nedense?"

    malak ciddi ciddi malak malak küllükteki küllere bakıyor.
    şu attırdığı peçeteyi saklayıp milyon dolara satan ressamlara özenip, külünden sanat eseri yapmaya çalıştığını düşündüm.

    "lan cinisini gibtiğim" (beyler adamı tahrik etmeye çalışıyorum ama olmuyor)
    "he olm he söyle" dedi ve sanki biraz atarlanır gibi oldu ama kaşar bi sigara uzattı.

    "neyse hadi yemek yiyelim kaşarcım"
    "biz yedik" dedi malak.

    önündeki tavla açık duruyor bu malak da bi pulu almış eline bozuk para çevirir gibi işaret parmaği üstüned pul çeviriyor. çocuğa şartlı olarak kıl olmak istiyordum ve sanırım oldum. ama bu kadar erkeni hoş değildi. ayak parmaklarımdan bir sıcaklık yukarı çıktı. saç tellerime ulaştı...

    sıcaklık yanaklarıma doldu, şakaklarımda damarlarım şişti. sanırım hulk oluyorum dedim...

    hala ayaktaydım... nefeimi boşalttım bir adım attım ve bu malak'ın eli tavlanın içindeyken sert bi şekilde diğer kapağı eline kapattım.
    Tümünü Göster
    ···
  16. 116.
    +1 -3
    o an dünya çapında kabul görmüş bütün fizik kuralları alt üst oldu.
    zamandan ve mekandan kopalı yıllar olmuş gibi hissediyordum...

    alt tarafı 2 hamle... bir adım at, kapağı ters çevir. o süre arasında olabilecekleri aklımda geçirdim. elimde anahtarlığım vardı.. malak üstüme gelirse anahtarlık elimde yumruklayacaktım.
    kaşar en fazla cırmalar diye düşünüyordum ama aramızda masa vardı. bu hamleyi oradan yapması zordu.

    nöronlarım fiziğe savaş açarken gözümün önündeki perde kalktı ve bi küfür kıyamet koptu.
    malak bana saldırmayı geç elini çükünün arasınad sıkıştırmıuş yerde kıvranıyordu.

    küfür kıyamet koptu dediğimi de mekan sahibi ve yan masadakilerden kaynaklanıyor.
    evet kaşar... su güzeli kaşar... yuvarlak popolu kaşar...

    sevişirken sırtıma çizdiği resimlerin aynısını yüzüme de çizmesini bekliyordum. belki de istediğim buydu.
    her iki taraf nefretini kussun!

    lakin kaşar o kadar sakindi ki...
    sinir oldum. masada duran bardağı aldım içindeki sıvı her neyse bunun suratına fırlattım. sadece refleksle geri kaçtı.

    masum baktı yüzüme. sevgi dolu baktı ama sahteydi bence. tek hareketi yüzünü tişörtüne silmekti.

    bu anlattıklarım sadece 1 dakika içinde oluyor beyler lakin bana saat gibi geldi.
    masada 3 kişiyken 5-6 kişi olduk.

    birileri koluma girdi beni geri çekiyor, malak yerde kıvranıyor, kaşar eğilmiş bir ona bir bana bakıyor.
    bu sefer gibecek gibi bakıyor.

    "sen beni gibtin ben de seni gibicem" der gibi...
    ···
  17. 117.
    -4
    elemanlar beni uzaklaştırdı başımda 2 kişi bekliyordu. tüm mekan bana bakıyor amk.

    2 kişi'de malak ve kaşarın yanında. onlara soruyorlar:

    "tanıyor musunuz bunu? konu ne? şikayetçi misiniz? jandarma çağıralım mı?"
    "yook yok yok arkadaşımız kendisi. bi anlaşmazlık oldu. sinirli bu aralar" dedi kaşar.

    ilginç. kız sabırlı çıktı baya.

    yanıma doğru yürümeye başladı adamlar da hazır kıta bekliyor saldırmayayım diye biri bi kolumadn biri diğer kolumdan tutuyor.

    "bırakın ya" dedi kaşar...

    bıraktılar. amk o diyene kadar ben 50 dfa demiştim.
    malak'a doğru baktım birisi eline bakıyor bişey olmuş mu diye. harbiden merak ediyordum kırabildim mi oç'nin elini diye.

    başımızdaki elemanlar gitti

    "naptın sen öyle?" diye aklındaki soruaları patır patır sorarken koşmaya bsşladım.

    baya baya koşuyorum panpalar ama. kaşar da arkamdan. onun arkasından malak...
    hadi kaşar eyvallah da bu malak dövmek için mi koşuyor.

    hem koşmaya hem ağlamaya başladım sinirden. bi yandan kendime kızıyorum bi yandan koşuyorum.
    sonunda gibko bi sokak arasında durmak zorunda kaldım.

    50 mt gerimden kaşar geliyor... ama o da ne? malak kaşarı sollamış koşuyor hala.
    kalkmaya takatim yok. dedim herhalde 45 numara sandalet izi suratımda çıkacak. ağlıyorum ama çocuk gibi.

    o halimi görünce mi durdu bilmiyorum. ama malak durdu.

    "senin insanlığını gibeyim" dedi gülmeye başladı.
    "ben senin elini gibtim bile" dedim ben de güldüm.

    beyler normal değildik. belki kaşara kızıyordum ama normal olmayan bendim, malaktı o an anladım onu.
    ···
  18. 118.
    -3
    beyler bugünlük bu kadar.
    yarın bitircem hikayeyi.
    ···
  19. 119.
    -2
    beyler kıskanmayın amk.
    ···
  20. 120.
    -2
    malak yanıma oturdu... nefes ve nabızlarımız normale döndü birer davidoff sigara yaktık.

    "elin nasıl lan?"
    "bişey yok. amk tavlasını limon ağıcından yapmışlar herhalde. menteşeler kırıldı bana bişey olmadı."
    "tüh amk. bilsem kafanda parçalardım o zaman."

    bu sırada kaşar nefes nefese geldi yanımıza. bişeyler söylemek istiyor ama nefesi izin vermiyor.

    "kafamda kırardın?"
    "evet. heves ettim şu an"
    "emin ol intikamım kötü olacak."
    "malak bişey sorcam, neyin intikdıbını alıyorsun? ablanın mı?"
    "genel olarak her şeyin."

    yavaş yavaş olayın içinde bulduk kendimizi beyler. bir savaş başladı. adam belki tüm insalığa savaş açmış ama hedef olarak beni seçmiş.

    "be amkdumun, her şeye savaş açtın da benim ne suçum var?"
    "bana en yakın sensin ama?"

    "kaşar bu ne diyor sence?" nefes alışverişi normale dönmüştü.
    "bilemedim, bir ara konuşuruz." dedi.

    malak araya atladı.

    "konuşmamanız için elimden geleni yaparım" pis bi gülüş.

    adam net olarak hayatımı gibeceğinin ya da en azından deneyeceğinin özetini geçti.

    "olm bak, ortada bi tak yok. canımı sıkma lan!" diye tükürük saçarak bağırdım.

    kaşar:
    "malak hadi uzatma işin içine babam girmesin. hani annem senin yüzünden neler çekti hatırla. bu konuyu burada kapat ve bizi yalnız bırak!"

    evet beyler ben kazanıyordum şu an. ama olayı fazlaca merak etmeye başlamıştım.

    "teşekkür ederim kaşar."
    ···