/i/Hikaye

Herkesin bir hikayesi var, ya senin hikayen nedir?
    başlık yok! burası bom boş!
  1. 114.
    0
    Yarim birakti bin
    ···
  2. 113.
    0
    Sakın ciddiye almayın parmağım kopmadı. Bahane arıyorum. Sadece iki gündür hiçbir şey yapasım yoktu.
    ···
  3. 112.
    0
    Beyler 2 gündür çok meşguldüm kusura bakmayın hastaneye felan gittim. Yarın gündüz partlar atarım ara sıra akşam tekrar başlarım. Şuan çok yorgunum. Parmağım koptu zaten tekrar diktiler.
    ···
  4. 111.
    0
    Devam etsene bin
    ···
  5. 110.
    0
    Seriiiiii
    ···
  6. 109.
    0
    Sayfa 6
    ···
  7. 108.
    0
    Hadi ya done
    ···
  8. 107.
    0
    Yax artk
    ···
  9. 106.
    0
    Şuku atmasanızda olur ama entry girin lütfen burada olduğunuzu bileyim
    ···
  10. 105.
    0
    Beyler geç geliyor bazı partlar kusura bakmayın entryi yollamıyor
    ···
  11. 104.
    +1
    Bizi komutanın yanına zütürdüler. Komutan herkese teker teker silah kullandırttı. Bilenlet direk savaşa gidecekti. Sıra bendeydi. Silahı kullandım. Bana gibtirgit savaşa dercesine baktı. Hemen çıktım. Ekipman hazırlandı ve ekibimle birlikte yola çıktık. Dört kişiydik. Umut, Abdullah ve Fırat. Umut orta boylu, siyah saçlı, kahverengi gözlüydü. Abdullah ise Umut'un ikiziydi. Fırat ise uzun, hafif kilolu, kahverengi saçlı ve ela gözlüydü. Hiç birini iyi tanımıyordum.
    Helikopter bizi istanbul'a indirdi. Amacımız bir hastaneye ulaşmak ve yoldaki düşmanları öldürmekti. Hızlı bir şekilde ilerlemeye başladık. Büyük bir meydandaydık. Etraf boştu. ilerlemeye devam ettik. Uzun bir caddedeydik. Cadde boyunca düşmanlar vardı. Plan yapmalıydık ve yaptık. Fırat keskin nişancımızdı. Girebileceği en kullanışlı binayı seçti ve gitti. Bizse aşağıdan düşmanla savaşacaktık. Öncelikle ağır silahların başındaki adamları vurduk. Ardından seri bir şekilde ateş etmeye başladık. Fırat ağır silaha geçecek kişileri vuruyorken biz de aşağıyı temizliyorduk. Çatışma çok uzun sürdü ama sonunda düşmanların hepsini öldürdük. Fırat aşağı gelmişti. Hastane hemen önümüzdeydi. içeri girecek ve hastanedeki doktorları kurtaracaktık. içeri girmeden önce diğer taraftan gelen grubu bekleyecektik. Gelmeleri uzun sürdü ama sonunda geldiler. Planı hazırladık ve içeri girdik. Etraf boştu. Her yeri aradık. En sonunda doktorları bulmuştuk ama cesetleriydi bulduğumuz şeyler. Onları öldürmüş ve gitmişlerdi.
    Sinirli bir şekilde dışarı çıktığımızda diğer ekibin lideri vuruldu. Hızlıca siper almıştık. Kim ateş açtı bakmak için kafamı kaldırdım ve Caner'i gördüm.
    ···
  12. 103.
    0
    Rezervasyon 109
    ···
  13. 102.
    0
    Hadi pnp seri
    ···
  14. 101.
    +1
    Ona "Sakin ol ve silahı bırak." dedim. "Neden bırakayım? Senin tüm sevdiklerini gibeceğim" dedi. Aslı'ya laf etmiş oldu ve ben bir anda çıldırdım. Silahımı aldım ve kafasına sıktım. Dışarıdan çığlıklar geldi. Araçtan indim ve kızlarında kafasına sıktım. Delirmiştim. Adamın cesedini arabadan çıkardım ve tekmelemeye başladım. En son yorulup araca geri döndüm.
    Yoldayken vicdan azabı çekiyordum. Ben ne yapmıştım? Masum kızları öldürmüştüm. Bir türlü aklımdan çıkmıyorlardı. O yerdeki cesetler. Unutmaya çalıştım ama yapamadım. Bir katil değildim ben. Bir canavar değildim.
    Dağdaydım. Hala yaptıklarımı düşünerek ilerliyordum. Şehire baktığımda yanan ışıkları gördüm. Büyük duvarları. Gözlerime inanamadım. Bir toplanma yeri vardı. Hızlıca şehir yoluna döndüm. Sokaklardan geçtim. Bir yerden sonra arabayı bıraktım. Koşmaya başladım. O sırada bir adam önümü kesti. "Oraya herkesi almazlar. Eğer almazlarsa da öldürürler." dedi. Ona inanmadım. Koşmaya devam ettim. Arkamdan bir silah sesi geldi. Adam ölmüştü. Hiç umursamadan koşmaya devam ettim. Duvarın dibindeki askerler bana kim olduğumu, nereden geldiğimi, nasıl geldiğimi sordular. Tüm soruları cevapladım. içeri aldılar beni. Bir ev verdiler. Gerekli olan her şeyi de verdiler.
    O gece zor uyudum. Hala aklımda o kızlar vardı. Bu şekilde sabaha kadar gitti. Sabah kapım çaldı. Bir asker bana "Yürü, savaşa gidiyorsun." dedi. Biraz şaşırmıştım. Savaştan kaçarken savaşa girmiştim. Tahmin etmiştim ama bu kadar erken olacağını düşünmemiştim.
    ···
  15. 100.
    0
    Yeter aq. Yine partı atmadı
    ···
  16. 99.
    +2
    O anda hızlı bir hareket yapmayı planlıyordum ama adam benden hızlı davranıp silahın kabzasını alnıma geçirdi. Gözümü açtığımda beni sürüklüyordu. Silahımı almıştı. Beni yakamdan tutup sürüklediği için kurtulma şansım vardı.
    Elini ısırdım. Bağırarak elini çekti. Başım çok dönüyordu. Rastgele bir yumruk salladım. Koluna vurmuştum. Sonrasında attığım yumruk tam suratına gelince yere düştü. Üstüne çullandım. Vurdum ve vurdum. En son adam bayılınca silahlarını aldım. Arabanın anahtarını aldım ve arabaya yürüdüm. Sonunda kurtulmuştum. Bolca cephanem ve silahım vardı. Erzağa ihtiyacım vardı. Bulmak zor olacaktı. Arabaya bindim ve ilerlemeye başladım.
    Dalmıştım. Aklımda Aslı vardı. Yola bakıyordum ama ne gördüğümü bilmiyordum. Zaten suratım kan içindeydi. Bir anda araca bir şey çarptı. Elime silahımı aldım ve indim. Bir insan aracın önünde yatıyordu. Ölmüştü. Bir anda bir çığlık sesi duyuldu. Bir kadın ve iki genç kız vardı. Kadın "Hayır! Aşkım beni bırakma." diyordu. Kızlar ise birbirine sarılmış ağlıyordu. Kadın bana baktı ve "Seni pislik, seni adi herif." dedi. Bense umursamadım. Araca geri döndüm. O sırada kafama bir silah dayanmıştı. Arkamdan. "Kardeşimi öldürdün seni annesiz bin."
    Edit: Burada mısınız? Okuyorsanız belli edin kendinizi.
    ···
  17. 98.
    +2
    Hızlı bir şekilde duvara yöneldim. Aralığı buldum aralıktan içeri girdim. Sürünerek dışarı çıktım. Kaçtığımı anlamışlardı. Etrafda beni arayan askerler vardı. Sessiz bir şekilde ilerledim. Araçların arkasından gidiyordum. Bir anda üzerime bir ışık geldi ve bana dur dedi. Silahımı çıkardım ve onu vurdum. Yere yığılmıştı. Koşmaya başladım. Araçlar dışarıda tutuluyordu. Aracım oradaydı ama yakıtı dolu olan bir araç daha çok işime yarardı. Gördüğüm en zırhlı araca bindim. Hızlıca gazladım. Peşimde iki araç vardı. Olabildiğince gaza basıyordum. En son yol tıkalıydı. Ormana girdim. Ağaçlara çarpmadan ilerlemeye çalıştım. Git gide ağaçlar yoğunlaşıyordu. En sonunda ağaca çarptım. Suratım kan içindeydi. Kaçmak zorundaydım. Silahımı elime aldım ve ağaçlardan birinin arkasına geçtim. Gelmelerini bekledim. Seslerini duydum. Hazırlandım. Silahımı hazırladım ve ortaya çıktım. Onları gördüğüm anda ateş açtım. Ne olduğunu anlayamadılar ve iki kişiyi öldürdüm. iki kişi kalmıştı. Birisi aracın arkasındaydı ama diğerinin yerini bilmiyordum. Aracın dibindeki çkktığı anda onu vurdum. Diğerinin çıkmasını beklerken alnıma dayanmış silahı gördüm.
    ···
  18. 97.
    +3
    Uyandığımda yanımda uzun ve zayıf olan adam vardı. Bana bakıyordu. "Benden ne istiyorsunuz? Kimsiniz siz?" dedim. Bana döndü ve "Bizim kim olduğumuzu bilmene gerek yok. Seni yolda görünce vurduk. Kimsin bilmiyorduk. işi riske atamazdık." dedi. Ona döndüm ve "Sizi binler. Benim yolumu kesebilirdiniz." dedim. Bana baktı ve hiç bir şey demeden gitti.
    Yanımda pencere vardı. Pencereden dışarıya baktım. Kaçarken işime yarayacak yerler bulabilirdim. Duvarlar vardı. Çok büyüklerdi. Bir boşluk bulmam lazımdı. Bulmayı başarmıştım. Şimdi yapmam gereken bu binadan çıkmaktı.
    Burada duramazdım. Gitmeliydim. Ellerim ve ayaklarım bağlıydı. Bağlardan kurtulmalıydım. Ellerimi kurtarmaya çalışıyordum. Sağ elimi uzun uğraşlar sonucu kurtarmıştım. Sol elimi çözdüm ve ardından ayaklarımı çözdüm. Sessizce kapıyı açtım ve binada dolaşıp çıkışı aradım.
    Kısa sürede çıkışı buldum. Sırada duvarı aşmak vardı. Sessiz bir şekilde ve karanlık noktalarda ilerliyordum. Kimse beni fark etmemişti. Hızlı ama sessiz bir şekilde duvara yaklaştım. O sırada karşıma bir adam çıktı. Elinde silah vardı. Hızlı bir şekilde suratına yumruk attım. Yere düştü. Vurmaya devam ettim. Bayılmıştı. Silahını aldım ama çok ses çıkarmıştım. Kaçtığımı anlayacaklardı.
    ···
  19. 96.
    0
    Yazdığım part gitmedi aq. Bu nasıl iş.
    ···
  20. 95.
    +3
    Aslı öleli bir ay olmuştu. Bense hala onu unutamıyorumdum. Sonuçta ona çok aşıktım.
    Buradan gitmek için iyileşmeyi bekliyordum ve sonunda bileğim çok daha iyi bir hale gelmişti. Yapmam gereken tek şey insanlarla vedalaşmaktı. Buğra ve Caner ile vedalaştıktan sonra başkalarıyla konuşmak istemedim. Aracıma binip yanıma cephane ve erzak alıp çıktım.
    Yollardaydım. Nereye gittiğimi bilmeden ilerliyordum. Bu şekilde ilerlerken önüme iki farklı grup çıkmıştı. Onlarla hiç muhattap olmamıştım. Yalnız olmak istiyordum.
    Yaklaşık bir gün boyunca hiç durmadım. Yakıtım çok azalmıştı. Bense ilerliyordum. Etrafa bakınırken bir anda bir patlama oldu ve araç ters döndü. Kendime geldiğimde beni sürüklüyorlardı. Uyandığımı gören bir adam anında bana tekme attı ve tekrar bayıldım.
    Suratıma aldığım bir darbe ile uyandım. Etraf karanlıktı derken ışıklar açıldı. Bana bakan iki adam vardı. Birisi bana vuruyor diğeri ise izliyordu. Bana vuran bin yapılı ve kısa boyluydu. izleyen bin ise zayıf ve uzundu. Onlara "Benden ne istiyorsunuz?" diye sordum. Konuşunca daha sert vurmaya başladı huur çocuğu. "Yeter!" diye bağırdım. Ayağımı bağlamamışlardı. Anında adamın bacağına tekme attım. Adam sinirlendi ve daha hızlı vurdu. O kadar sert vurmuştu ki kendime gelmem çok uzun sürdü. Kendime geldiğimde çoktan gitmişlerdi.
    Ayağa kalktım ve kendimi duvara vurdum. Sandalye tahtaydı. Kırabilirdim. En sonunda kırdım. Kırılan parçalardan biri sivriydi. işime yarayabilirdi.
    Kapı açıldı. Kapı arkasından çıkıp direk parçayı birinin omuzuna sapladım. Adam yere yığıldı. Ardından diğer adama vuracaktım ki içeriye on kişi girdi ve beni öldüresiye dövdü. Bayılmıştım.
    Uyandığımda bir yataktaydım. Yanımda Aslı vardı. Hemen kalktım ve ona sarıldım. O da bana sarıldı. Onu öpmekten bir hal oldum. Onu çok özlemiştim. Tam onunla konuşacakken bir ses "Uyan artık huur çocuğu." dedi. Gözlerimi açtım. Parçayı sapladığım adam diyordu. Omzu sargılıydı. Bana küfürler saydırıyordu. Bense tekrar bayılmıştım.
    ···