çoktur. Ara ara bazılarını sizinle paylaşmak istiyorum. Yıl bilmem kaç yaşadığım ilçede ki okulların tavan puanı 200-300 lerde sürünürken benim puanım 400 civarıydı. Değerlendirmek istediğimden bir ile gidip gurbet yaşamaya karar verdim sonunda sefa sürmek için cefa çekmeliydim. Tabiki zor olacağını biliyordum ama bu denli başıma gelenler aklımın ucundan dahi geçmemişti. Yurda başladığımda 14 yaşında 1.60 boyunda incecik bir velettim. Yurtta askerlik yazısı gelenden tut babamdan daha sakallı kişilerde vardı daha doğrusu abiler. 1 reze devam aq çok bişi gerek değil.

Odamı yazan listeden buldum ve kolu kırık valizimi canım çıka çıka sürükleyerek çıkardım. Eski püskü demir ranza, her tarafına yazılar yazılmış çıkartmalar yapıştırılırmış bir dolap. Lojmanin pis duvarına bakan bir pencere. Yerlerde izmarit.. varlıklı bir aile değildik ama bunun yanında şükür etmiştim. Daha kötü ne olabilir diye düşünüyordum taa ki kapıya tekme basıp içeri birileri girene kadar

Gülerek nereden geldiğimi sorguladılar. Ama bu tanışma değil daha çok dalga geçmek amaçlı olduğu belliydi. iki üç memleketimle alâkalı kötü sözler söylendiğinde başta aldırmadım ama işin takunu çıkarıp aileye vurmaya başladılar. Dediğim gibi cılızdım hiçbir tak yapamazdım ama cesaretim vardır her zama, kalktım dinlenmek için oturduğum yatağımdan lafına dikkat et dedim ağzında sigara olan abiye hepsi birden sustu ne diyosun lan sen diyip üzerime saldırdılar neyse ki kapandım 1-2 morluk ve biraz acıyla kurtulmuştum sanırım bu ilk gün olduğu için alıştırma faslıydı keşke sadece dayak yeseydim..

O gece bir kaç gözyaşıyla tuvaletten gelen kahkahalarla kapılara vuran kişileri dinleyerek geçti. Normalde oda 10 kişilikti ben 2 gün erkenden gelmiştim memleketimle arası uzak olduğu için. Bu abiler niye burda diye düşünmeme gerek yoktu zaten aile eğitimi almadıkları her hallerinden belliydi. 2. Gün oldu sabah uyandım umutla. Elimi yüzümü yıkayıp kahvaltıya gittim sıkı bir kahvaltı yapıp güne zinde başlamak istiyordum ama hayal kırıklığı yine başımdan ayrılmadı. Bozulmuş lapa olmus beyaz peynir.. yapış yapış olmus paket bal.. tarihi geçmiş tereyağ.. ezilmiş büzülmüş domates.. sadece çay içtim kokusunu içime çektiğimde buram buram pas kokuyordu yarısında onu da bıraktım çok güzel ilk kahvaltıda aç kalmıştım yine ses etmedim bahçede oturmak istedim tek başıma. Ne olurdu yalnız bıraksaydiniz ? Yine geliyorlardı..

Karı kız anlatsak dolusursunuz aq