/i/Hikaye

Herkesin bir hikayesi var, ya senin hikayen nedir?
    başlık yok! burası bom boş!
  1. 1.
    +21
    Evet beyler başımdan geçen hikayeleri anlaticam sizlere dinleyen üç beş kişi varsa kendini belli etsin ben devam edicem yarım bırakmak yok.

    Cenaze için köye gidiyordum. Öğlen namazıyla defin edecekleri için mecbur gece çıktım evden. Yaklaşık 23 civarıydı işte. Çevre yoluna girip ilk benzinlikte durdum. 50 benzin, gazıda fulledim. Havanın önüne çektim arabayı. Lastikleri kontrol ettim. Yağına baktım. Bi sıkıntı yok gibiydi. Rizeye gidecektim. Yolum uzundu. Markete girip çerez ve içecek birşeyler aldım, tuvalet ihtiyacımı giderdim. Geri arabaya döndüm. Çalıştırdım arabayı. Lastik ikazı yanıyordu. Çalışır vaziyette indim arabadan, sağ arka teker inmişti. Büyük ihtimalle biri bana şaka yapmıştı. Neyse tekrar verdim havayı. Yavaştan çıktım yola. Saat 23:45 civarını bulmuştu. Hızım 100 110larda seyir ederken telefonuda bağladım arabaya müzik dinliyorum. 100 kmye yakın gitmişken birden araba yalpaladı ve yavaşladı. Tekrar lastik ikazı yandı. Çektim sağa indim arabadan. Sağ arka lastik bildiğin yarılmıştı.
    ···
  1. 2.
    +2 -4
    Bunları okurum bişey olmaz diyip akşam yatarken yorganın 5 kat altına girenler
    ···
  2. 3.
    +9
    Bir kaç kez sövdükten sonra zütümü dayadım arabanın arkasına serin havada bi sigara yaktım. Dumanın yoğunluğu hoşuma gidiyordu her tiryaki gibi. Neyse sigarayı ağzımın kenarına alıp bagajı açtım. Stepneyi çıkardım. Seri bi şekilde tekeri değiştirdim. Tekrar koyuldum yola. Cam 1 parmak açık sigara dumanı için sessizce devam ediyorum yola. Samsun çıkışı yağmur yağmaya başladı. Malum karadeniz iklimi işte. Silecek ilk ayarda hızı 70e indirdim devam ediyorum. Biraz daha ilerleyince X köyünün iki tabelası geldi. Biri yeşil solu gösteriyor biri eski mavi bi tabela sağı gösteriyor. Soldan giden yol belli yeni sağlam bir yol. Ama nedense o anda aklıma gelen o lanet fikir eski mavi tabelanın daha kısa yolu gösterdiğini düşündürdü. Girdim sağdan, yol korktuğumun aksine iyiydi. Hafif su çukurları vardı ama umursamadan 60 ile 70 arası hızla devam ediyordum. Ağaçlar sıklaşmaya başladı.
    ···
  3. 4.
    +1
    Rez pnp
    ···
  4. 5.
    0
    Köy var tutar rez
    ···
  5. 6.
    +7
    Gittikçe gökyüzünden hiç ışık huzmesi yoluma düşmemeye başladı. Biraz irkildim tabi. Yolun boşluğuyla uzunları yaktım ilerliyorum. Yağmur damlaları tek tek cama düşüyordu. Bi sigara daha yaktım. Camı araladım biraz daha. Sigarayı yarılamadan o bozuk asfalt yolu bitmişti. Hızı düşürdüm. 40ın altına inemesemde 50ninde üzerine çıkamıyordum. Taşları çamurluğa ata ata ilerliyordum. Sigaradan son dumanı aldım. Camdan dışarı çıkardım, içeri düşmesin diye sigarayı kontrol ederken o ağaçların içinde yan yana iki parlak göz gördüm. Göze benziyordu yani bunun başka açıklaması olamaz. O karanlıkta parlayan bir çift göz. Refleksle ettiğim küfür ve arabanın hakimiyetini kaybetmem beni kötü bir maceraya sürükleyecekti malesef.
    ···
  6. 7.
    0
    Ahhh evet devam et askm
    ···
  7. 8.
    0
    Rezene çayımı yudumlayıp bekliyorum
    ···
  8. 9.
    +6
    Araba artık çamura saplanmıştı. Ne yaparsam yapayım arabayı daha fazla batırmaktan başka bir taka yaramıyordu. Sinirden elim ayağım titremeye gözlerim dolmaya başladı. Öyle bir yerde telefonun çekmeyeceğini bilerek yinede bir şansımı denedim. Ama malesef şebeke yoktu. Her ihtimale karşı mobil veriyi açıp whatsapptan mesaj attım kardeşime. Olurda telefon çekerde mesaj giderse haberi olsun istedim. Bi sigara yaktım. Camı indirdim. Sonra hemen kaldırdım. Ormanın sesi baya korkutmuştu beni. Ses rüzgar ve yaprak sesi olabilirdi ama o ambiyansta emin olun annenizin sesi bile korku verebilirdi. Bi kaç birşey atıştırdım. Arka koltuktan deri montumu alıp giydim fermuarıda sonuna kadar çekmiştim. Hava gerçekten serindi. 1 saat arabanın içinde kaldım ama iyice daraldım. Kimseninde geçeceği yoktu o yoldan adım gibi emindim. Kapıyı açtım. Su birikintisine basmadan indim arabadan. Bi sigara yaktım.
    ···
  9. 10.
    +6
    Uzaklaşamıyordum arabanın yanından. Korkuyordum elbette. Sigarayı bile etrafa değilde yere ve arabaya bakarak içtim. Son dumanı alırken gözlerime duman girmesin diye kısıp açtığımda tekrar o çift gözü gördüm. "Ananı gibeyim". Arabaya bindim. Altıma işeyecektim. Ellerimi bacaklarımın arasına aldım, bacaklarımın titremesinden gelen çişimi zor tutuyordum. Bu sefer daha parlak ve yakındı. Hızlı nefes alıyorum, soğuk terler döküyordum. Yarım saat geçti. Biraz daha yatışmıştım. Artık gibseler o arabadan inmeyecektim. Hafif elimin titremesiyle bi sigara daha yaktım. Başım direksiyondaki elimin üzerinde salak gibi göstergeye bakıyordum. Sabahı edip, köyden gelen biri falan olduğunda ilk işim ondan yardım istemek olacaktı. Sigaradan son dumanı aldım, paspasa atıp üstüne bastım. gibimde değildi hiç bir şey. Ufak bir ışık vurdu göstergenin cdıbına. Kafamı kaldırdım direk, arkadan bir araba geliyor.
    ···
  10. 11.
    0
    devam et | rez
    ···
  11. 12.
    +2
    Direk atladım arabadan yolun ortasına geçtim. Kırmızı bir kamyonetti. Yavaşladı, yaklaşık 3 metre kadar önümde durdu. Sağ cdıbına yürüdüm. Kapıyı açtım. Durumu izah ettim hiç bir şey demeden beni dinledi. "Bin" dedi sadece. "Araba burda" dedim. Yüzüme öyle bir baktı ki ürktüm bi bildiği var diye atladım hemen kamyonete. Diyalog var beyler burda.
    - Sigara kullanıyor musun?
    + Yok. Duman sevmiyorum ben
    - Yerlisi misin buranın?
    + Evet, en eskilerindenim.
    - En eski?
    + ilk biz yerleştik buraya
    - Anladım. Peki yardım nasıl bulabiliriz?
    + Köye gidelim. Bakarız bir hal çaresine.
    Sert mizahlıydı. Bu yüzden de korkumu bastırmak için konuşmaya çalışma isteğim iyice sönüyordu. Bir sapağa geldik. Çok yavaşça döndü. Yol iyice daraldı. Çitler başlamış, bi kaç yapı görmeye başladım. Biraz içime su serpilmişti.
    ···
  12. 13.
    0
    Devam rez
    ···
  13. 14.
    0
    Rez sardı
    ···
  14. 15.
    0
    Rezzona
    ···
  15. 16.
    +4
    Devam ediyorum beyler

    - Camiiye bırakır mısın beni?
    + Orda ne yapacaksın
    - Sabahı bekleyecem, sonra da yardım bulup arabayı almaya gidecem.
    Hiç birşey demeden caminin önünde bıraktı beni. Eyvallah çekip kapıyı kapattım. Sigara yaktım bitane. Telefon aklıma geldi. Elimi cebime attım yok. O kafayla sağ koltukta unutmuştum. Köy çok sessizdi. Evet o saatlerde kimsenin ışığı yanmazdı ancak garip bir hava vardı. Sokak lambası yoktu. Mora çalan bulutlar köyün rengini daha bi korkutucu hale getirmişti. Arada bi şimşek çakıyor. Köy görünüp kayboluyordu. Sigarayı bitirip attıktan sonra merdivenlere yöneldim. Çıktım avluya. Tek çeşmeli bir yerde abdest aldım. Garip bir geceydi, biraz iyi gelir diye düşündüm. Caminin kapısına yürüdüm. Çok eski ve devasa bir kapıydı. Sanki bin yıllık gibi. Güçlükle iterek açtım. içeri girdim. Dışarıya rağmen içerisi biraz daha aydınlıktı.
    ···
  16. 17.
    +4
    Ayakkabılarımı çıkardım, ayakkabılığa koydum. ikinci kapıyı aralarken içerden bir sesin geldiğini duydum. Kısık bir ses kuran okuyordu. Tüylerim diken diken olmuştu. O saate kimin ne işi vardı camiide dedim. Korkulmayacak yerdeydim aslında, camiideyim, kuran okunuyor. Girdim içeri. Arkası dönük, siyah uzun cübbeli, heybetli biri ilk safta oturuyordu. Fazla ilerlemedim, ilk kolonun yanına oturdum. Tam rahatça oturmaya çalışmış, sırtımı dayarken "Buraya gel" dedi. Kaçıp gitmek istedim bi an. O nasıl bir ses. Herkesi dize getirir nitelikte. Alıkoyamadım kendimi, kendimden bağımsız bir şekilde yanına oturdum. Cin süresini okuyordu. Her ayette rüzgar camı kırıp bu adama ulaşmaya çalışıyordu sanki. O okuyor ben dinliyordum. Rahatlamıştım. Kafamda ne araba ne cenaze kalmıştı. Sadece onu dinliyordum. Ezberinden okuyordu belliydi. Önünde de çok çok eski bir kuran vardı ancak. Kafamı öne eğdim. Gözlerimi kapattım.
    ···
  17. 18.
    +5
    Kendimden geçmişim. Bi ara gözümü açtım. Kafamı kaldırdım. Bir anda irkildim. Camiide boş bir saf bile yoktu. Ağzına kadar doluydu camii ve herkesin başı önünde kuranı dinliyordu. Sabah ezanı vakti gelmiş, ezan okunuyordu. Adam cin suresini bitirdi. Fatihayı okumaya başlayınca caminin en sağındaki küçük boşluğu gördüm. Oraya fatihayı okuya okuya geçtim. Hiç oturma gereği duymadım. O adamın imam olduğunu öğrendim. ilk saftaydım. Tekbir aldım namaza durdum. Subhaneke, fatiha ve kısa diye kevseri okuyunca rükuya gittim. BiSMiLLAH. yanımdaki adamın ayakları tersti. Sadece besmele çekiyordum. Kaldım öyle yanındakine baktım. Onun ayaklarıda ters. Korkudan elim ayağım titriyor. Namazı zar zor sadece besmele çekerek kıldım. Selam verdim. Dizlerimin üstünde oturuyor, gelen çişimi tutup korkudan hiç bir şey düşünemiyordum. Kamet getirildi. Cemaat ayağa kalktı. Korkudan ölecektim. Hoca tekbir aldı.
    ···
  18. 19.
    +4
    Sonrasında cemaat hep beraber ve en son ben titreye titreye. Cinlerin köyünde ve bir cin cemaatinde olduğumu anlamıştım. Selam verdi hoca. Ben veremedim hocanın yüzüne bakıyordum. Önüne dönüp dua etti sonra. Ona odaklanmıştım. Ellerini yüzüne zütürdü. Ben tekrardan irkildim. Camiye döndüğümde cemaatten hiç kimse yoktu. Ayağa kalktım hocayla göz göze geldikten sonra arkamı dönüp hızlı adımlarla camiyi terkettim. Yola koyuldum arabaya doğru yürümeye başladım. Sonra önüme beyaz Cübbeli bir adam çıktı. Direk ilk işim ayaklarına bakmak oldu. Normaldi. Sonra yüzüne baktım. Kanım donmuştu. Karşımdaki camiideki hocaydı. Korkudan ağlamaya başladım. Hoca elimi tutarak nolduğunu sordu. Bende camiide olanları anlattım. Gülümsedi.
    ···
  19. 20.
    +3
    Talep olursa devamı gelecek
    ···