başak burcu

benimde yükselenim başak bi züt möt düşer belki bize de şimdi yani

başak burcuyum. bastırılmış duygularımı açıklayacak baayan arkadaş arıyorum

gibicem.

bu burcun bi kadını tarafından çok pis gibertildim güvenmeyin bu burcun dişelerine hepsinin zürriyetini gibeyim.

üfleyin de başşaklarım serinlesin

başşak kadınının gibertebildiği insan mı olur amk

başak kadınına girsin daşak.

başak kadınına birşey girmesin yaaa ben de başağım

başak diye burç mu olur lan...

bende başak burcuyum mutluyum

(bkz: boga burcu kadınları capsli/#4635530)

ben başak burcu değilim başşak burcuyum

ekşi de ki binlere en çok darbe vuran insanlar burdan çıkmış çünkü başak burcu zekidir ve bir bakışta adamın nasıl biri olduğunu anlar nutellacı huur çocuklarınında ne tak olduğunu anlamıştır ccc başak burcu erkeği giber ccc

başak geçiyosun ?

am züt meme var dediler geldik

yıllardır başak burcuyum hiç sıkılmadım

keşke bu burctan olmasaydım ak
tamam zekiyiz, akıllıyız, yakışıklıyız falanda

cidden asosyaliz lan

@17 kendi adına konuş lan yavşak bakkala ve markete gidiyoruz ya o yetmiyor mu bin

ccc başak burcu erkeği giber ccc

öf lanet olsun böyle burca gibiym. akıl, fikir, zeka, sivri dil, yeterli kültür bi çok kişisel özelliğimiz olmasına rağmen beceremediğimiz şey insan ilişkisidir arkadaş.
Çevremizdeki herkesi eleştiririz, hatalarını yüzlerine vururuz, oladuğu gibi anlatırız herşeyi, olması gerekeni gösteririz. beynimiz ufacık bi şeyi algılayıp "dikkat" sinyali verdiğinde, mesela o an kızın taktığı asimetrik kolye olur, hayattaki tek önemli şey artık o oluyor. ya bir şey söylemeli, ya bir şey yapmalı, yoksa mal oluyor beyin, bir sonraki işleme geçemiyor. sonra adımız sapığa çıkıyor.
Ama düzeltmek işte gerçekteki amacımız hep düzeltmek, daha iyiye daha güzel bi düzene eğilim bizimkisi. Bunu yaparken kırıyoruz insanları ist
emsizce. Masum aslında sözlerimiz hareketlerimiz. en çok da en yakınımızdaki insanları incitiyoruz. çünkü en çok onları önemsiyoruz. peki ne oluyor? sosyal ortamlarda hep yalnızı oynuyoruz. beni hiçbiri anlamıyor repliğini iç dünyamızdan hiç eksiltmiyoruz. sımsıkı sarılıyoruz fikirlerimize, değiştirmiyoruz, değişimi kabul etmiyoruz. ve bunu bir yenilgi olarak görüyoruz. kimse ile tam olarak yakınlaşamıyoruz. elde avuçta olanı da çabuk tüketiyoruz, sıkılıyoruz çünkü aynı muhabbeti iki kere çevirmekten, aynı mekana iki kere gitmekten. anlatamıyoruz derdimizi, anlatınca da milletin gözünde çok küçük ayrıntılar oluyor bunlar.