- 2 / 2 / 205 entry
- 3 başlık
- 24.49 incipuan
kale666 seksinci nesil normal
-
0
evleneceğim kız bakire değilmiş beyler acil yardım
3 yıl sonramı öğreniyon bu durumu ag ne hayatlar var -
0
bir kadını neden seversiniz
Gülüşü güzel gelir bağlanırsın, kokusu hoşuna gider yine bağlanırsın sonra hiç yere kaybedersin bambaşka insanlarda ona ait şeyleri bulursun moralin bozulur sadece arka arkaya sigara yakarsın maziye dalar gidersin sevme giberler -
0
aşık olduğu kız farklı şehire taşınan
unutuyosun amk arada bi faceden bakarsın napıyo diye sonrada bir sigara yakıp dalarsın... -
0
platonik olanı sorun değilde karşılıksız
sevdim sevilmedim bende sadece uzaktan bakarak sigara içtim : ( -
0
ağlama
acılar tükenir biter sil gözünü ağlama yeter sana gelen bana gelsin ağlama sus ağlama zigananın dili olsada konuşsa kelimeler kifayetsiz... -
0
ölme kardaş
Gardaş gardaş diye yanar ağlaram
Niçin ciğerimi dağladın gardaş
Yoksa benden küsüp ondan mı gittin
Niçin yüreğimi dağladın gardaş
Ölme gardaş ölme
Ne olursun ölme
Beni bu dünyada terk edip gitme
Dertli Hüseyin´im yanıp ağlama
Dönülmez bir yoldur yürek dağlama
Fanidir dünya karalar bağlama
Niçin yüreğimi dağladın gardas
Ölme gardaş ölme
Ne olursun ölme
Beni bu dünyada terk edip gitme
ağzıma sıçtın be yavuz bingöl : -
0
yaşamak değil bu ölmemek
tüm hayat çok sıkıcı ve bunaltıcı hayattaki her şey ters gidiyor giberim ben böyle hayatı napmalı netmeli yardım edin dostlar -
0
her şey buraya kadarmış demek intihar ediyorum
intihar bu hayata karşı verilebilecek en güzel cevaptır -
0
ben gizli bir hazine idim bilinmek istedim
“Ben gizli bir hazine idim; bilinmek istedim, mahlukatı yarattım.” (Acluni, II, 132)
Bu insanlara göre, Allah’ın bir çok emir ve yasaklarını dolayısıyla -haşa- bir gösteriş, bir tahakküm gibi algılamalar da söz konusudur. Örneğin,
“Ben cinleri ve insanları yalnız beni tanıyıp kulluk etsinler diye yarattım.“(Zariyat, 51/56)
mealindeki ayetten de bu tasavvur hezeyanı söz konusu olabilir. “Allah herkesi kendine kul-köle yapmış.. Bu bir tahakkümdür, bundan bir gösteriş kokuyor... ” diyebilirler. Bu tür anlayışlar, Allah’ı gerçek anlamda tanımamış kimselerin kuruntularıdır.
Acaba, bir insanın kendini diğer bazı insanlara tanıtması, bir padişahın halkına kendini tanıtması, ne zamandan beri, bir gösteriş olarak algılanmaya başlamıştır?
Kâinatın yaratılışında, âdeta sonsuz / sayısız olan varlıkların nizam ve intizamında görülen sayısız hikmetler, gözetilen sayısız gayeler, yüce Yaratıcının takip ettiği veya binler maksadının olduğunu göstermektedir. Bu amaçların başında, hiç şüphesiz Allah’ın kendini tanıtması gelir. Çünkü, insan her an bir gezegenin yurdu olan yerküresine çarpmasından korkan, bir virüsün bulaşmasından endişe eden, en küçük bir mikroba fiilen mağlup olan bir varlık olarak yaratılmıştır. Böyle bir varlık, âciz, güçsüz, zayıf olduğu gibi, muhtaç olduğu hiçbir şeyi yaratamayan, bir sivrisineğin bir kanadını bile yoktan var etmekten çok uzak olan, diğer yandan bir çiçeği istediği gibi, bir haharı da isteyen, bir baharı arzu ettiği gibi, ölümden sonra haşir baharını da aşk derecesinde arzulayan, hayalleri, emelleri ebede kadar uzanan zavallı-perişan bir mahluk, bütün kâinatın yegâne sultanı olan Rabbini tanımazsa, bütün ihtiyaçlarını yerine getirebilen kudrete sahip olan kendi malikini bilmezse, bütün dünyanın sultanı dahi olsa kaç para eder.
Demek ki, insanoğlu için, Allah’ı tanımaktan daha önemli bir mesele yoktur. Kaldı ki, Allah’ın tanınmadığı bir yerde, Allah’a nasıl kulluk edilebilir, nasıl imtihan açılabilir, nasıl imtihanın cennet gibi bir mükâfatı, cehennem gibi bir mücazatı olabilir?
Ayrıca, bunu söyleyenler şunu bilsinler ki gösteriş, bir kimsenin kendi kıymetinden daha fazla bir değer kazanmaya yönelik yapılan bir şovdur. Gösteriş, başkasının, kendi hakkında –asıl değerinden daha fazla- bir değer, daha güzel bir kıymet atfetmesini sağlamaya yönelik bir gösteridir. Yine gösteriş, başkasından -ücret, maaş gibi, makam, mevki gibi- bir menfaat sağlamaya yönelik yapmacık bir harekettir. Allah’ın bu gibi pespaye tavırlardan sonsuz münezzeh ve uzak olduğunu düşünmeyen bir kimsenin O’nu tanıdığından söz edilebilir mi?
Özetle, Allah’ın kendini tanıtması, Onun bize olan ihtiyacından değil, bizim ona olan ihtiyacımızdan kaynaklanmış ve o da sonsuz rahmetiyle bu fıtrî ihtiyacımızı yerine getirmek için kendini bize tanıtmıştır. -
0
en son kızdan aldığınız mesajı yazın beyler
şiirlerini senden daha çok sevdiğimi anladım ilişkimize bir ara verelim -
0
kubat
Yar, gidiyor musun? Gitme, içimde bir korku var.
Biliyor musun? Böyle başlar ayrılıklar.
Gel biraz. Kokunu bırak.
Baharımı al, soğuktur oralar.
Ağlıyor musun
Ağlama, hayırlar uğurlar.
Gurbete giden
Döner mi, dönmez mi belli değil
Bilirim.
Ben bir karaağaç gölgesi buldum. Cebimde ümitlerim. -
+4
yalnızlık nedir lan ciddi ciddi cevap verin
bir kızı sevdim ağzı, yüzü,dişleri çok güzeldi, bir kızı sevdim kalbi çok temizdi, bir kızı sevdim bedeni çok güzeldi, bir kızı sevdim her şeyi güzeldi, çok kız sevdim hiçbiri beni sevmedi sadece zamanımı çaldı bende artık yalnızlığı sevmeye karar verdim evet yalnızlık yağmurlu havalarda mutluluk, yolda yürürken sadece yere bakmak, okula sadece dersler için gitmek, kahve, sigara, sabahlara kadar kendinle konuşmak, gülmek için bir sebep aramamak, ağlamaya çalışıp onu da becerememek, insan kalabalığından bir an önce uzaklaşıp evime, odama, yalnızlığıma gitmek için sabırsızlanmak, eline boş kağıt geçince şiirler yazmak, hayattan herhangi bir beklentinin olmaması, otobüste kavga eden şoförle yolcunun ne için kavga ettiğini bilmeden kulaklığında çalan son ses şarkıyla sadece olanları izlemek, otobüste çiftli koltukta tek otururken bir çift gelince onlara yer verip onların mutluluğundan mutluluk duymaya çalışmak, aslanın avından geriye kalan artıkları çakalların yemesi misali, aşk şarkılarını duyunca gülüp geçmektir, hiç bitmeyecek olan tren yolculuğuna çıkmaktır, ormanda yürürken yeşilliklerle değil kuru çöplerle ilgilenmektir, içini dökecek birinin olmamasıdır çoğu zaman, rüzgarlı soğuk kış gecelerinde yalnız başına sokaklarda amaçsızca yürümektir, bir an önce yorulup uyumak isteğidir, uykudayken her şey unutulur çünkü, çok sevdalar ektim tarlalarıma hiç biri ekin vermedi boşuna, seni hep sevdim hiç yılmadan sen hep kaçtın durmadan, ne yapalım hep nasip dediler kısmet dediler kader dediler seni bana vermediler, ah dilber eller şimdi bize ne der? ah sevda gönlün şimdi hangi konakta? yalnızlık oldu bana mabet gönlüm yalnız sana hasret, bana aşık dediler, deli dediler ama onlar seni görmediler... nasıl başladı nasıl bitti aslında buda yalnızlıktan amkkk - daha çok