1. 1.
    +8
    annemizin montun fermuarını boynumuza kadar çektiği günlermiş. Şimdi herkeste bir acı bir dert. Bitmek bilmiyor yaşadıkça. Ya bir aşk acısı ya da bir anne yarası. Bir ton derdi var milletin içten içe. Hiç dışarı vurmadığı belki de vuramadığı.. Önceden bilgisayar mı vardı iphone mu vardı ? Topumuzu alır akşam yemeğine kadar maç yapardık. Bilye oynardık. Taso oynardık. Bigibletle hırsız polis oynardık. Hiç bir derdimiz tasamız yok gibiydi. Çocukken en büyük acının yere düşüp dizimizi kanattığımızda olan sızı sanardık. Küçükken büyüyüp yaşamak için can atarken büyüyünce ölmek için dua etmemiz ne garip demi ? işte taktan hayat bu.

    Büyürsün okursun aşık olursun birisine. Hayatın anlamı sanırsın bunun için bunca şey yaşadım ki tanıştım bununla dersin. Mutlu olursun hiç olmadığın kadar. Önceden hiç tatmadığın duyguları keşfedersin onunlayken. Ama sonradan çekip gidiyor ya. Sonuçta erkeğiz biz ağlamayız biz üzülmeyiz deriz hep. Biliyoruz ki hepimiz de içten içe her gece yalnız kaldığımız da bilgisayar başında veya yatakta, üzülürüz ağlarız hıçkıra hıçkıra belkide. Kimse bilmez kimse görmez kimse duymaz. Çünkü güçlü gözükmek zorunda kalırız. Öyle yapmak zorunda hissederiz biz erkekler.

    Keşke hiç bütün olmasaydık, şimdi yarım yarım yaşamaktansa...
    ···
   tümünü göster