patlak olduğunu itiraf edemeyen kezban sevgilim

sedanın kankasına da sema diyelim.. gercek isimleri de zaten pek bi yakındı birbirine..

bigün sedanın sınıf arkadaşı bi kızın doğum günüydü.. bunlar da bizim kıza rica etmişler.. (benim adım da kamil olsun) kamil'in evde yapabilir miyiz diye.. buyursunlar gelsinler dedim.. eğitim fakültesini eve yığdılar sanki dıbınakoyim.. butun fizik kimya biyolojiciler benim evde.. hayır partiden üç gün sonra bile koltuğun altından, sızmış talebe çıkıyordu.. sonunda evi ilaçlattım, kalan varsa da geberip gitsin diye..

neyse şaka bi yana.. parti gecesi ben, sema ve seda odada başka yatak olmadığından, duruma itiraz eden çıkmadığından, benim de canıma minnet olduğundan(yalnız gibilme hikayesi geldikten sonra tavrım bu oldu) aynı yatakta yatmaya karar verdik.. başta şakayken, geri vites yapan çıkmayınca girdik yatağa.. sevgilim kafası gögsümde uyurken semacım da yastığı tam yarramın üstüne koymuş orda uyuyordu.. hayır uyusun dıbınakoyim.. bu kadar kafayı sağa sola oynatmalar neden.. resmen ensesiyle sakso çekti kevaşe.. haliyle benim içim de bişiler kıpırdamaya başladı.. ama asla böyle bi şeyi (üçlü) teklif edemem.. hem seda'dan çekindiğimden, hem de açıkçası kendime guvenmediğimden.. seda'yı zaten gibmişim, bi de sema'ya yanaşayım dedim.. elimi usulca omuzuna, sonra da yavaşça sütyenine doğru kaydırdım...