+66
-5
o gece sabaha kadar içmişim herhalde. sabaha karşı sızmışım. uyandığımda nurhan abilerin evindeydim. nasıl geldim hiçbir fikrim yok. saat 10 civarı nurhan abi beni uyandırdı.
-kalk halidakisperm ,hastaneye gitmemiz lazım. telefonuma baktım telefonum kapanmış. hazırlanana kadar telefonumu şarja taktım. tekrar oturdum ağlamaya başladım. yüzümü iki avucumun arasına koydum. her sabah saat 12 gibi beni uyandıran selma ablam artık yoktu. bu arada telefonumu açtım. 110-120 tane cevapsız çağrı. telefon kapandıktan sonrakileri tahmin bile edemiyorum. hepsi olmasada %80i çiçekten. gibimde değil. çiçekten soğudum bir anda resmen.
neyse hazırlandık nurhan abiyle hastaneye yola koyulduk. yine gidene kadar bi pakete yakın içmişizdir. biri bitmeden diğerini yakıyoruz. artık ciğerler kabul etmiyor. hastaneye vardığımızda bizim klubteki herkes oradaydı neredeyse. çiçek beni görüp ağlayarak boynuma atladı. ben buna hiç tepki vermedim. sonra avukat ,polis ,doktorlar derken yine bir curcuna oluştu. avukat yanımıza gelip seslendi :
-halidakisperm hanginiz ?
-buyrun avukat bey benim.
-seninle özel olarak konuşabilir miyiz ?
-tabi buyrun.
-bak halidakisperm, selma hanım vasiyetinde şu an ki kaldığınız evi ve arabayı sana bırakmış. toplam 3 evi 1 arabası varmış. diğer iki evide karabükteki oğluna bırakmış. imzalaman gereken evraklar olacak. cenaze işlemlerinden sonra ofisime uğra. al bu da kartım.
ben bunu duyunca tekrar göz yaşlarımı tutamamıştı. selma abla ölürken bile son güzelliğini yapmıştı bana. evini arabasını bana bırakmıştı. ağlayarak avukata sarıldım. o da biraz teselli etti beni.